-Ganalıları sevmem ben ya dedi. Irkçı i… diye düşünürken düşüncemi okumuş gibi devam etti. -Yok yanlış anlama, çok siyah oldukları için değil abi. Yani zenci oldukları için değil işte. Geçen ye..
Sami ile bazen tartışmalarımız hiç bitmez. Hiç bitmediği için de ikimiz de hep mesut ayrılmışızdır bu karşılıklı laf dalaşlarından. En son tartışmaya başladığımızda, suratını ekşiterek söze girmişti...
-Ne diyorsun yine mi? Döne döne köşe kalmadı Sami. Tamam bekle, geliyorum yarım saat içinde. Dedikten sonra gülmeye başladım. Sami olan ilişkimiz hep böyledir. O köşeyi dönmek için bin bir türlü plan..
-Abi sen beni yanlış anladın herhalde, ben sadece bulaşık yıkamak için şeetmiştim. Dedikten sonra elini cebine attı. Cebinde elinde oynamak için bir şeyler bulmayı umut etti. Epeydir iş arıyordu. Art..
Adam bir kez daha sandalyede oturmakta olan adama bağırdı. -Bütün bildiklerini istiyorum ulan! Hepsini. Sandalyede oturan adam hatırladığı en son anı düşünmekteydi. İşe gidiyordu. Trafik ışı..
Bugün trafik arapsaçı gibi. Gideceğim yerler kapanmış, hiçbir yere gidesim yok. Obama geliyormuş. Oha ama bu kadar da olmaz dedirtecek bir trafik. Atladım bir taksiye. Taksici orta yaşlı bir amca. Am..
Birkaç gündür kıllanıyorum zaten. Kendimi pek iyi hissetmiyorum. Aslında benim durumum için kendini iyi hissetmemek de denilemez ya. Garip bir enerji birikimi doluyor vücuduma. İçimden sokaklara çıkıp..
Ali Rıza Bey, çayın son yudumunu da içerken Hayriye Hanım’a baktı. Yine kendinden geçmiş, gözleri halıda her zaman baktığı bir noktaya takılmıştı. Şimdi çay istesem, yine başlar konuşmaya hiç susma..
Bin Beş Yüz Gece*****-Yüz elli bin dolar diyorum. Sözlerini bir kez daha tekrarlarken, Konur Bey' in gözlerine baktı. Yine aynı kayıtsız, ne düşündüğünü, ne hissettiğini anlayamadığ..
Boğaz kıyısında bir kahvedir burası. Deniz kenarı boyunca masalar, aşıklara ev sahipliği yapar. Kıyıda martılar, her masadan bir simit koparabilmek için kıyasıya yarışırlar. Çığlık çığlığa. Garsonla..