Tiyatro sahnesindeki ses tonu farklıdır. Oyuncunun, en arka sırada oturanın duyabileceği desibele erişme çabasından bahsetmiyorum. Ağızdan çıkan kelimelerin vurgusu günlük yaşama yabancıdır. Saklamam..
İlk bakışta farkedilmiyordu. Rüzgarın savurduğu saçları, hasatzamanına ermiş ekinlerin Van Gogh sarısına karışmıştı. Minikelleriyle açıp, araladığı yolda yürüyordu. Elmacık kemiklerininüst..
Özellikle hafta sonlarını daha uzun yaşamak için içimdeki saat, sabahın körüne kurar alarmını. Kör bir saatte kalktım yine. Sırt çantalarını hazırladım. Buluştuk. Dört kişiyiz. Bostancı’da Büyükada va..
Dostoyevski'nin "Yeraltından Notlar" kitabını alırsanız, Dostoyevski okumuş olursunuz. Yeraltı kelimesinin zihinlerde çağrıştırdığı karanlıkla buluşma şansınız da olabilir. Nasıl baktığınıza bağlı... ..
Üzerinden tam on yıl geçti. Moskova'dan İstanbul'a kesin dönüş yapmışım, en iyi takip ettiğim yayın Hürriyet'in İnsan Kaynakları eki. Dört hafta önce çıkan ilanı ezberden söyleyecek birikime erişmişim..
Zile basmadan önce saatime son bir defa daha bakardım. Vaktinden önce gitmekten çekinen, geç kalmayı da saygısızlık sayan bir yapım vardı. Kapıyı açanın ardında üç beş kafa daha olur, yeni gelenin..
550 kare fotoğraf var, bakıp duruyorum... Fotoğrafçılıkla ilgili bir kitabın giriş cümlelerinden birinde “dünyanın en yaygın hobisidir; fotoğraf makinasına sahip olunmasa bile bir fotoğrafın karesine ..
Hani açık havada, güzel bir yaz akşamı deniz kenarında güzel bir sofraya oturursunuz. Önünüzde kalın beyaz tabaklar, yıkanmak ve kullanılmaktan çizilmiş ağır çatal bıçaklar durur. Eliniz masadaki taba..
Kabul etmenin kaç şekli olduğunu bilmiyorum. Hiç durmadan tanımlamak gerekiyor. Tanımlar dairesel. Bir kavram diğerine eklendikçe daire büyüyor. Büyüdükçe dönüyor. Döndükçe zorbalaşıyor...Durm..
05.58:Gökyüzünde belli belirsiz bir renk değişimi var. Giyinip, çıkmaya karar verdim.06.12:Otoparktayım. Ürpertip, uyandıran bir serinlik var. Sokaktan bir taksi geçti.06.14:Hareke..