sen ki hüzünler toplamı sevinçleri nasıl hesaplayacaksın yavaşça salınan suya ellerin değmez, bir damlan bulaşmazsa nasıl çoğaltacaksın bu cılız nefesinle körük ..
üç taş oyunu yaşam elinde tuttuğun birini, senin sayarken yerdekini alamadığın ikiyle giden elindeki geceyle demler aydınlığını durur, uzun uzun yollara acemi bir ge..
hançerden eller /di kalbimin ayasını kanırtan sözler giden ayaklarımdı / sersefil öyle son söz var saklıda kalan, diyen kalbim arkada çırpınmakta bir akşam düşmüşken ..
topla bir denizi getir bana hasretim maviliğe isterse maviliğinde boğulmak usul usul, bir su aksın içimden /berrak yıkasın/ yaralarıma derman doğurgan bir aydınlığı olsun ..
unuttum düş rengimi hayâlde zaten siyaha boyanmıştı gerçeği gördüğünde beyazda büyüttüm öfkemi gözbebeğimde karayı atmak için bu son hamle ya şah ya şah su..
gecenin ellerinde bir ak güvercin bekler durur, kurtulmak için gecenin karası bulaşmış tenine esâret böyle midir hep bir bilinmeyene gece bekler uzun uzun sonu ne zama..
" çok sevdiğimin anısına " boyunca üç çocuk bir de kendisi dört top oynar, ip atlarlar birlikte beraber büyürler anlayacağınız komşuların zilleri..
her şey sus/tu rüzgâr yoksunu, tayfasız bir yelkenlisin ve şimdi cehennemin kapıları açılmakta içinde kanını donduran vurgun kıyı ve kurtuluş, çok uzak bir imge var..
içimdeki çatlakta yeri belli olmayan, bir küçücük kıymık görünmeyen bir köstebek her gün biraz daha oyup derinlere sürer onu bir dalganın çığında, durmadan sürükleye..
kocaman bir bulut kadar doluydu adam gözleri donuk camdı içinden dökülenden, kaldırımlar k ı r ı l d ı susan kahkahalarda, yandı yandı kavruldu örümcek ağına düşmüş sin..