Milliyet Blog için önerilerimi daha önce yayınlamıştım. (1) O günden sonra yeni önerilerimi yazdım ve onları Milliyet Blog editörlerinin ve blog yazarlarının görüşlerine sunuyorum:1- Yazdığım yazı..
Gagası kırık olmasaydı, yem yemek için tavuk kümesine girmek zorunda kalmaz ve yakalanmazdı bu güvercin. Güvercin öylesine korkar ki yakalandığında minik kalbinin pıt pıt nasıl attığını duyarsınız ell..
Penceremden güneş doğar sabahları, karşı odaların pencerelerinden ise batar akşamları. Bugünlerde akşama doğru dışarıya bakınca ağaçların arasından alçalıp kaybolurken o kadar güzel görüntüler veriyor..
Çocukken yaz günlerinde sabahtan akşama kadar denizde olurdum. Boyranaltı çakıl taşlarıyla kaplı uzun sahili ile çok güzel bir yerdi ama deniz çok derin olduğu için oraya gitmemize izin yoktu, biz de ..
Ceyhun Atuf Kansu'nun şiirinin doğru basımını aradım kitaplarda. Şiirler yanlış basıldığında hem şiirler adına hem şairler adına hem de kendi adıma çok üzüldüğüm için Memet Fuat’ın Çağdaş Türk Şiiri A..
2003 yazında minarenin şerefesine açılan kapının renginin değiştiğini gördüm. İnebolu’nun her mevsiminin, tepelerinin, aşu boyalı evlerinin, minarelerinin fotoğraflarını çektiğim terastaki balkonun ta..
Solmuş bir fotoğrafa bakıyorum, 13 Ekim 1958 tarihli. Fotoğrafta genç bir adam dikiş makinasının başında objektife doğru bakmış. O benim babam ve fotoğrafın arkasında yazılı olan o tarihte ben henüz d..
Özgür küçükken sorardı: “Aydın Abi, sen ne zaman öğretmen olacaksın?” Annesi (halam) ve babası öğretmendi ve çevresinde o kadar çok öğretmen vardı ki, onun için ben de okulum bitince öğretmen olmalıyd..
Ortaokulda olduğum yıllardaydı. Benim yaşlardaki komşu çocuklardan biri heyecanla geldi, cebinde birşey saklıyordu. Birşeyler söylemeye çalışıyordu, anlamadım, sonra daha açık konuştu, iki sigara buld..
Eski bir evin penceresinde iki güvercin, ikisi de başka taraflara bakarak hiç kımıldamadan duruyorlardı. Sorduğumda yanıt alacağımı bilsem sorardım, “dargın mısınız?” diye.İnebolu’da terkedilmiş b..