Toplu taşıma araçları, sokaklar, bilimum, hasbelkader birada olmak zorunda olduğun insan grupları içerisinde; Cakada cukada, geviş getire getire, ağzını yaya yaya, vıç vıç vıç vıç, çat çat ..
Evet TRT’nin 80’lerin sonlarında öyle bir dizisi vardı. Hafızama kazınan, bana güzel şeyler çağrıştıran, geçmişten güzel şeyler fısıldayıp, hatırlatan bir isim olarak yer etmiştir zihnimde...
http://www.youtube.com/watch?v=cfy_zKa1kLo Balıkesir/Erdek “Nerelisin” diye sorduklarında hiç diyemedim “Balıkesir’liyim” diye. “Erdek’liyim” derdim. Şimdi şimdi demeye başladım. S..
Gündüz akşamın gelmesini iple çeker, akşamüzeri heyecanla gider gişenin önünde kalabalık ile birlikte sinemanın kapısının açılmasını beklerdik. Tam havanın kararmasına yakın güneş batmış, laci..
Ağladım bu akşam çoooooook… İçtim de biraz… Olası hayatlarıma, tam yaşayacakken kıyısından döndüğüm ya da hiç olası bile olmamış hayatlarıma, ardımda bıraktığım anılarıma ve belki de hiç yaşanm..
Sanki rüzgarda kalmış gibi Kirpiklerinin kenarına gelmiş yerleşmiş Döküldü dökülecek Önce bulutlar geçiyor Ve ilk damla düşüveriyor yüzüne Sonra Sonrası sulu sepken, sağanaklar, ..
Hadi gel, gidelim Öyle gel, hiçbir şeysiz.. Gidelim, neresi olursa Adı önemli değil, yeri önemli değil Deniz kenarı olsun yalnızca Oturalım kumların üzerinde yan yana ..
Hafifleyebilsem şöyle… Kuş gibi de değil tüy gibi daha çok. Arada bir esinti çıksa, havalansam hafif hafif uçuşsam. Uçuştukça yorgunlukları, bıkkınlıkları, kırgınlıkları, sıkıntılar..
Açılış şarkısı http://www.youtube.com/view_play_list?p=46F59E73E4618AF9&playnext=1&v=eyQ_6o4GwM8 Akşamüzeri, deniz çarşaf gibi dümdüz, balıkçı motorları tek tük açılmışlar denize, birtane..
Ağaçların arasına gizlenmiş taştan yapılmış eski bir Rum evi. Pencerelerinde tahta kepenkler kırmızıya boyanmış, rengi güneşte biraz solmuş. Evin girişindeki demir parmaklıkları, çiçekleri yap..