Toplumda yaşıyoruz. İnsan olarak birçoğumuz sevdik, aşık olduk, ayrıldık, vurgunlar yedik, unutulduğumuzu sandık, pişman olduk, üzüldük, karşı tarafı da üzdük. Sonra da hepbirlikte yalnızlık denizine ..
Büyüdükçe kirlenmeyi, kirletmeyi öğrendik. Kirletmeyi iyi sandık. Kirlerimizi yalanlarla örtmeye çalıştık. Sonra da Hayatımızın her alanında yalan söylemeye alıştık. Danimarka’da yaşayan bir ark..
Kendisini sevmeyen, başka birini sevemez. Bu nedenle kendinizi sevin. Kendinizden sorumlu olan tek kişi sizsiniz. Dünyanız ya da hayatınız ancak kendinizi iyi hale soktuğunuz zaman düzelir..
Aşklar, yüzyıllar boyunca, romanlarda, şiirlerde, öykülerde anlatıla anlatıla bitirilemedi. Uğruna canlar, ülkeler feda edildi. İnsanoğlunun hayatını baştan sona değiştirebilen güçlü duyguya sadece 'a..
Herkes hayatında bir çok şeyden korkar ve endişe duyar. “Korkmuyorum, endişe duymuyorum” diyenin doğru söyleyip söylemediği meçhuldur. Kimimiz yaşlanmaktan, kimimiz ölmekten, kimimiz e..
Her birimiz kişi olarak birbirine benzer hayatlar yaşıyoruz. Bizi farklı kılan tek gerçek var; yaklaşım tarzlarımızdır. Geçen gün televizyona bakılıyorum. Emel Müftüoğlu şarkısını söy..
İnsan olarak asıl sorunumuz, kararlarımızı verirken, risk almak istemeyiz, bedel ödemekten, pişman olmaktan korkarız. Bu nedenle hayatımız da umuda her zaman yer açamayız. Mantığımızda duyguları..
Duygular ve mantığımız düşüncelerimizi oluştururlar. Duygularımız arttıkça, o duyguyla ilgili düşüncemiz alevlenir. O düşünceye göre, hayatımıza yön veririz. Duygularımız ateşe benzer...
Hiç kimseye yarın vaat edilmemiştir. Hayatını devamlı erteleyerek sürdürürsen, hayatı olduğu gibi yaşamazsın. Hayatta elbette iyiler, kötüler, inişler ve çıkışlar olacaktır. Keşke yapsaydı..
Dürüstlüğün öğretilmesi gerekmektedir. İnsanoğlu doğduğunda sonsuz iyi, sonsuz kötü olmaya açık olarak doğar. Sonra ergenlik dönemine kadar ailesinin ve toplumun, okuduğu okulların etkisi ve..