‘’Kadının gelişimi, bağımsızlığı özgürlüğü kendisinden gelmelidir. İlk olarak kendisini bir obje değil, bir kişilik olarak ortaya koymalıdır. İkincisi, hayatını basit, fakat zengin ve derin kılarak..
3 Haziran 1963… Moskova… Nâzım Hikmet Ran’ın ceketi.. Cebinde bir kağıt… Kağıtta bir şiir: “Gelsene dedi bana.. Kalsana dedi bana.. Gülsene dedi bana.. Ölsen..
“Bilim tarihi; cehalet ve hurafenin miskinliğine, ikiyüzlülük ve yalana, aldatma ve aldanmaya; kısaca, karanlığın tüm güçlerine karşı sürüp gelen, ama bir türlü bitmeyen, bir savaşımın öyküsüdür.”<..
Eğitim karmaşık bir süreçtir. Eğitimin, kurumsal (okul eğitimi) boyutuna baktığımızda ise çelişkilerin ne kadar çözülür ya da çözülmez olduğu tartışılır. Var olan birkaç çelişkiye hep birlikte baka..
Kentler, insanoğlunun korunma gereksinimi ile var olmaya başlar. Eski çağlardan beri sürekli alet geliştiren ve kullanan insan, korunma duygusuyla bir dayanışma içinde olarak, o günden bu güne yerl..
Bir şeyi gerçekten bilmek onu anlamakla olur. Sokrates İnsan toplumsal bir varlıktır ve bunun bilincinde olan tek canlı da yine insandır. İnsanoğlu var olduğundan bu..
Sanatsal değer taşıyan müzik yapıtlarına ve doğal olan seslere aykırı; insan üzerinde olumsuz etki yapan, ses çeşitlerine gürültü (aykırı ses) diyebiliriz. Gelişen sanayi toplumunun ürettiği makine..
Yazıma Vizontele filminden bir sahnede köye televizyon gelmesinin ardından belediye başkanının konuşmasından bir alıntı ile başlamak istiyorum! "Buraya gelen yabancılar bize hep şunu sordu..
Beylikdüzü bölgesinin tarihinin M.Ö. 7. Yüzyıla kadar dayandığı varsayılıyor. Uygarlıkların yaşaya geldiği bu bölge; günümüzde Kavaklı, Gürpınar ve Yakuplu köyleridir. Bir sayfiye ve tarım ..
Doğa katledilmiş; kentler insan deposu haline dönüştürülmüş. Yedi tepeli İstanbul şehri yetmiş yedi tepeli köye dönüştürülmüş. Tohum ekilmiş gibi bina çıkmış; kuraklık diz boyu, sel adam boyu olmuş..