Çamlarda şarkılar söyleyen ey rüzgâr, Al getir, getir bana o yârin elini. O vuslat beklenir, çırpınan gönülden; Al getir yanıma o nazlı gelini.. İncecik bir sızı, durulmaz..
Bir ılık rüzgârdır; estiği yerler bilinmez; O; güzel bakışlı; sevdalı, bir ince hüzün.. Dolanmış gönül tellerime; açılmaz, çözülmez; Kışta yaz O, sıcak; baharda koku, kardır güzün....
Bir mızrab vuruşuyla, tende can mı bıraktın ? Değiştik, sâzın olduk; kollarına dayandık. Bir katrecik, aşk ile akan yaşın kıymetin, Gönüllere sığmayan ummanlardan sayandık.. <..
2-B’ nin imtihanı Türkçeden; Heyecandan uyku tutmaz, geceden. Fazla değil, bir -5- alsam hocadan; Islık çalar, türkü söyler gezerim. Boncuk Güneş(!) gözlerini süzüyor, ..
Devam ediyor.. YEDİNCİ BÖLÜM Pazar sabahı erkenden uyanıp bir araya gelen gençler, kahvaltıdan hemen sonra yolculuk işlerini halletmek için çarşıya indiler. Nihat ve Hüsnü; Zihni’yi İstanb..
Zehra’yı ziyarete gittikleri o gün , onun çok ısrarlı bir isteği ile karşılaşıldı . Gülten ve Annem bunun henüz erken olup, bir yıl sonra nasıl olsa olacağını söylemelerine rağmen ikna edememişlerdi..
Hiç şüphe yok; bu gün genç kız, yarın -anne- sizlersiniz;Gayret ile, azim ile her güçlüğü yenersiniz.Cehaletin karanlığı her gün biraz kayboluyor;Tarih Baba kalem aldı, her ..
“ Yıldız’cığım;Ruhum;Gözümün nuru;Ankara’ da ne özleyiş dolu kâlbim, bilemezsin.Kalem olsan, kâğıt olsan bir senede yazamazsın..Mektubunu demin aldım, yatakhane önündeydim.<..
O günleri tekrar yaşarcasına, üzgün ve titreyen bir sesle bunları anlattı. Herkes suskundu. Yavaşça, yan duvarda asılı duran udunu alıp geldi. Bir iki akort ayarlamasından sonra, pek ustaca olmasa ..
İpek atlas bürümcükler, örtü-dantel çok ürüyor;Halime’yle Yıldız mutlu, hem ağlıyor hem gülüyor .Şakalar da fazlalaştı, oyun yapar gibi kızlar;Takılırlar birbirine, o ne ahlar o ne..