Bazen ne diyorum biliyor musun çocuk? Keşke sussa tüm şehir Herkes elini Ayağını çekse sokaklardan Sonra sen gülsen Gülüşüne bulansa tüm şehir Denizi, rüzgârı dağları ..
Şimdilik elimden yalnızca özlemek geliyor ve yalnız özlemler anlıyor halimden.. içimde bir milyon yıldır büyüyen yalnızlık bir tek varlığınla dağılıyor.. ve sen var olunca ço..
Aynı enlemlerin farklı Iklimleriydik biz.. Güneşli gökyüzünün Yağmur yüklü bulutuydum Tutunamiyordum mevsiminde... Oysa sen anadilim gibiydi..
Bu bir vazgeçiştir. ben vazgeçiyorum artık herşeyden Vazgeçiyorum bakmaktan gözlerine geberirken hasretinden.. Vazgeçiyorum teninin kokusundan ki nefesim kesiliyorken daha ..
seni özlüyorm ey sevgili seni elini tutup yağmurlar altında yüremeyi açıp bir şarkıyı son ses hep senin için söylemeyi.. seni özlüyorum be canımın içi seni sen gülerken bir ..
Sen her sabah uyandığımda Hayra yorduğum düşlerimsin.. Allah seni gönlüme yar Ömrüme eş nasip etsin... Saçlarımıza düştüğünde aklar El..
Ellerim ellerinde sıcacık Hava kupkuru ayaz Sonra şarkımizi mirildaniyoruz Rüzgar eşlik ediyor bize Sokaklar alabildiğine ıssız ..
Bugün olmayışının kaçıncı günü bilmiyorum.. Gidenin ardından sayılmazmış günler saymıyorum.. Hatta geçip giden ömürmüş bir anlamı yok günlerin onlarıda ömrümden saymıyoru..
sen hep gül güneş gözlüm gül ki hüzünlerin boynu bükük kalsın... Sen hep böyle tatlı tatlı bak bana bahar yüzlüm bak ki gözlerim nura garkolsun.. İşte beni hep böyle sev ..
İmkansızdan da daha imkansız tuhaf bir aşktı bizimkisi işte... yağmurlu bir sonbahar sabahi soğukluğu bu aramızda kıvrılıp yatan yalnızlık... kaşıdıkça kanayan kanadıkça canım..