Teninin anlamsızlaştığı bu anda bir bitiş, teninin anlamsızlaştığı bu anda yeni bir başlangıç aslında bana. Tenini soyundukça ruhumdan aşk yaşlı bir büyücü tuzağı gibi ırayıp uzaklaşıyor, bitiyor ok..
''Ve kadınlar, bizim kadınlarımız :korkunç ve mübarek elleri, ince, küçük çeneleri, kocaman gözleriyleanamız, avradımız, yârimizve sanki hiç yaşamamış gibi ölenve soframı..
Günlerin bugün getirdiği baskı, zulüm ve kandır, ancak bu böyle gitmez, sömürü devam etmez, yepyeni bir hayat gelir, bizde ve her yerde.... 1856'da Avustralyalı işçilerin 21 Nisan'da 8 ..
Yalıtılmış bir hüznün gölgesiyle serinleyen bekleyişlerZamanın asıldığı bir portmantoVe zamanla yalnızlığıma bol gelen, eskiyen bir kalabalık Buluttan önce düşen bir damlaBir int..
Yüzde yüz hasarlı bir binadan kurtulmaya çalışıyorum, yüzde yüz, yüzde bin,yüzde binbeşyüz hasarlı bir yapıdan. Ellerim, bacaklarım, solungaçlarım,antenim takılıyor bir yerlere. Kımıldadıkça bir tuğla..
Eylüldü, zaman rengi atmış eski bir pazen gibi solup suya karışıyordu ve su artık hiçbir şeyi temizlemek için kullanılmıyordu. Eylüldü ve tüm ayların hüznü kırılıverdi eylülün ortasında.Kabur..
Tanımları, tanımlamayı, ait kılmayı ve reddetmeyi ne kadar çok seviyoruz toplum olarak. İnsan yaşamını, kendisini ancak bir toplum içinde tanımlayarak devam ettirebilir. Hayvanlar gibi doğal bir içgüd..
İşte şimdi, tam da şu anda, bir otel odasında, barış için bir güvercin havalanırken kuytu köşesinden, bir saz çalınırken en ince telinden, gri bir bozgun sardı duvarları, sağ kalanlar ardından b..
Albatroslar uçuyor güneye, uçuyorlar hayatlarımızdan bir daha dönmemek üzere gittikleri yerlere. Ne değişti insanın var olduğu andan bu yana, bu kelimelerinin şemailsiz oluşu nedendir, bu toprağ..
Reddedilmiş bir dilin coğrafyasındayım; göğüne yüz çevrilmiş bir toprağın bağrında.Esmer yüzleriyle aydınlık insanlar karşılıyor beni, her biri yitik bir güzelliğin saklandığı gülümsemesiyle bir ..