Yazmak; nisan yağmuru olup akmaktır ince ince Yazmak, yazabilmek üzerine şimdiye değin söylenmiş olan, söylediklerim üzerine ekleyebileceğim “ yazma “ eylemini nasıl gerçekleştirdiğim olab..
Sevgilim, Yaşam buralarda buğulu, parçalı bulutlu demiştim… Yağmur yüklenir bulutlar ; ya yağamaz kapkara bir karalık çöker , ya da yağdığında sürükler, önüne kattığını bırakır dere kena..
Haziran ortası, Yaşam doğasının ortasında, Her şey ortalanmış, Günün orta yerindeyim, Karşımda deniz, Kıyısına demir atmış yatlar, tekneler… *********Bir pencer..
Aşkı anlatacaksan eğer ; Canın sıkılmış da, narsistliğinin doruk yaptığı zamanlarda; egona hizmet etsin diye yazarsan ; narsist kişiliklerin, ben merkeziyetçi aşklarını yazar , ten kavuşmas..
Hayat hep ince ince örsede ağlarını kursada bize tuzaklarını ve bazen kederli ve üzücü günleri koysada yolumuzun üzerine , ardından güzel sürprizlerin olduğu günler gelir neşeyi de getirir beraberin..
Yürüyorsan, yol uzun, ardına bakmayacaksın, ardından bakılacak bunu bileceksin... Haydii şimdi yürümeye devam et, gözlerinin içi gülsün, omuzlar dikleşsin, göğüsler önde, dik dik ..
Uzun uzun konuştular. Uzun konuşmalar sonrası, eşinin yurtdışına tek başına çıkmasına ilişkin ortak karar aldılar. Adamın içi buna her ne kadar tam anlamıyla razı olma..
Bazen bazı şarkılar vardır dinlediğinizde işte bu benim duygularım dediğiniz, bazen duyduğunuz iki çift laf keza öyle , bazense satırlar vardır okuduğunuzda işte benim duygularım, duymak istedikler..
“Seni sevmenin en güzel tarafı “ diye başladım söze Sonra, Sonra… Sonralar arası uzun bir nefes aldım, nefesin yarısı sende kalmıştı ..
Çok büyük bir aşkın öyküsünü anlatmak isterdim. Şimdiye değin kimselerin ellerini uzatamadığı, dokunamadığı, kimselerin ellerini uzatmaya, dokunmaya kuvvet bulamadığı çok büyük bir aşkın ö..