Kadın erkek doğal benzemezleri

Kadın erkek ilişkisinde “zıt kutuplar birbirini çeker” savına inanıyorsanız da aşağıdaki doğal zıtlıkları bu çekim gücünden saymayın. Çünkü hemen herkeste olan bir özelliğin ayrıcalıklı bir çekim gücünden söz edilemez. Üstelik bu zıtlıkların aşkınızı kudurtacak özellikler olduğu da söylenemez. Biz en iyisi kendimizin ve karşımızdakinin eksik veya yetersiz özelliklerini tamamlayıcı ve katlanılabilir zıtlıklara kapılıp çekilelim. 

Ben iyi yemek yapıyorsam, karşımdaki yumurta kıramasa bile iyi yemeğin hakkını veren bir iltifatla yiyebilmeli. Ben tertipli ve temizsem benimle olacak insan temizlik yapmasa ve ortalığı toplamasa bile çevresini pisletmeyecek ve kullandığı şeyi aldığı yere bırakabilecek kadar anlayışlı olabilmelidir. Ve tabi ki kokmayacak kadar banyo yapması da gerekir. Ben hep konuşkan ve hatta gevezeyken bana eş olacak insan hep suskun olsa bile beni dinleyecek sabrı göstermelidir. Ben tutumlu ve hatta cimriysem eğer, beni eş seçecek insanın eli kazancı kadar açık olmalıdır. Ben çabuk karar veren aceleci biriysem eşim öfkelenmeden işi ağırdan alıp enine boyuna düşünceye yatıran bir akıl yürütebilmelidir. Ben her Temel fıkrasında gülmeye başlamışken, o soğukkanlı bir ciddiyet anıtı bile olsa benim hatırıma azıcık gülebilmeli. Gene ben duygusal bir takıntıyla yersiz ve komik biçimde ağlamaya başlamışken o sürekli her şeye gülen birisi bile olsa benim hatırıma ağlamasa da gülmeyi kesebilmelidir… Herkes kendini çeken zıt kutbunu tanımlamalı ve ondan kaliteli çekim gücü istemelidir. Yoksa zıt kutbun çekim gücüne bodoslamadan kapılıp sürüklenirse aşklı meşkli bile olsa ilişkisi ayaklar altında sürünmeye kaderlenebilir… 

“Kadınla erkeğin farkı mı? Biri göğüslü kalçalıdır, öteki bıyıklı sakallı...'' diye kestirip atan ukalâ komik bilgiçliği yapmayın. Hele de , ”erkek çocuğu yapar kadın da doğurur” gibi zavallı bir komik olmayın. Çünkü bilim dünyası yıllardır kadın erkek arasındaki bir sürü farklılığı araştırmaktadır. Her geçen gün de yenilerini bulunmaktadır. Ancak şu 35 fark genelinde hiç değişmiyor. Bunların çoğunu kendiliğinden hep var olan doğal zıtlıklar saydığım için her erkeğin ve kadının nasıl bir zıt kutba doğru çekildiğini anlayabilmesi bakımından bilinmesinde fayda var diye düşündüm:

1) Ergenlik Sivilcesi: Erkeklerin sivilce sorunu daha fazladır. Bu daha çok testosteron hormonundan kaynaklanmaktadır. Bu hormon yağ bezlerini uyarır ve derideki gözeneklerin tıkanmasına, dolayısıyla da sivilceye neden olur. 

2) Vücut Kokusu: Erkeklerin vücut kokusu kadınlardan çok daha keskin ve yoğun salınımlıdır. 

3) Saldırganlık: Erkekler kadınlardan daha saldırgan olup bedensel güç kullanımına daha eğilimlidirler. Bunun açıklaması da testosterona bağlanmaktadır. Buna karşılık kadınlar dilleriyle çok şiddetli saldırır ve savaşırlar. 

4) Spor: Spor konusunda erkekler kadınlardan daha hızlıdır ancak kadınlar daha dayanıklıdırlar. 

5) Kan: Erkeklerde 4.5, kadınlarda 3.6 litre kan vardır. Erkek kanı daha koyu kıvamlıdır, bir damlasında 1 milyon kan hücresi vardır. Toplam olarak erkeklerde 1 santimetreküp kanda 5 milyon alyuvar vardır, bu da kadınlara kıyasla yüzde yirmi fazlalık demektir. Erkeklerin tansiyonu da kadınlardan yüksektir: ortalaması 130/85; tansiyon ortalaması kadınlarda 120/75'tir. 

6) AIDS: Her dört AIDS hastasından sadece biri kadındır. Nedeni ise kadınların baskın olan X kromozomundan iki tane taşımasıdır. Çünkü bir sağlıklı ve bir hasta gene sahip olsalar bile sağlıklı gen hasta gene baskın çıkar ve hasta değil taşıyıcı olurlar. Erkeklerde ise Y geni hastalıklı X genini baskılayamaz. 

7) Yüzme Yeteneği: Kadınlar derilerinin altındaki yağ tabakası nedeniyle daha kolay yüzerler. 

8) Cinsel Yaş Bitimi: Kadınlar menopoz döneminde ateş basması, uykusuzluk, şişmanlama, gece terlemeleri ve vajina kuruluğu gibi belirtiler yaşarlar. Erkekler anoz denen yaş döneminde hemen hemen hiçbir bedensel belirti yaşamazlar. (İlginç olan menopozlu yaş döneminde kadının sadece doğurganlığı sona erer. Cinsel sevişmeden gene eskisi gibi, belki de daha yoğun biçimde zevk almayı sürdürür. Bu da kanımca, orgazm beyinde oluşmaya başlar savını doğrular nitelikten sayılabilir. Henüz deneyimlemedim, ama buradan erkeğin de dölleme yapacak kadar sperm üretemediği anoz döneminde cinsel sevişmeden pek âlâ zevk alabileceğini varsayabilirim. Gerçi erkeğin anozu neredeyse bir ayağı çukura girince gerçekleştiğinden bunun çok da önemi yok) 

9) Vücut Isısı: Erkeklerin vücut ısısı kadınlardan daha yüksektir. 

10) Su: Erkek vücudunun yüzde 60-70'i sudan ibarettir. Kadın vücudundaki su oranı ise yüzde 50-60 arasındadır. 

11) Cinsel Organlar: Ana cinsel organlar erkekte vücudun dışında bulunur ve kolayca yaralanabilir. Kadında vücudun içine gizlenmiş olup korunumludur. 

12) İskelet: Erkeklerin omuzları daha geniş, kolları ve bacakları daha uzun, kemikleri daha ağır, eklemleri daha büyüktür. Buna karşılık kadınların kalça kemikleri daha geniş, eklemleri daha esnektir. 

13) Ses Telleri: Kadınların ses telleri daha kısa olduğundan sesleri daha tizdir. 

14) Vücudun Ağırlık Noktası: Omuz ve kalça iskeletleri farklı olduğundan, kadınların ağırlık noktası erkeklerinkinden daha aşağıdadır. 

15) Duyu Organları: Kadınların işitme ve koklama duyuları daha güçlüdür. Buna karşılık erkekler ışığa karşı daha hassastır. Erkek gözü ayrıntıları daha iyi seçer. 

16) Enerji Harcaması: Erkekler hareketsiz hâlde vücudun metrekaresi başına ortalama 39, 5 kalori yakarlar. Kadınlar ise 37 kalori. Erkeğin günlük kalori ihtiyacı 2700 kalori, kadınınki 2000 kaloridir. 

17) Yağ: Erkeklerde kadınlarınkinin yarısı kadar yağ dokusu vardır. Kadınlarda yağ dokusu vücudun yüzde 27'sini oluştururken, bu değer erkeklerde yüzde 15'tir. Kadın vücudunda erkeklerden 3, 5 kg daha fazla yağ vardır. Yağ, erkeklerde karın bölgesinde toplanırken kadınlarda daha çok kalça, baldır ve göbekte yoğunlaşır. 

18) Hastalıklar: Erkekler hayatları boyunca kadınlardan ortalama 40 gün daha az hastalanırlar. (ancak gene de bu erkeğin ömrünü kadından daha uzun yapmaz) 

19) Dirsek: Kadınlar erkeklere kıyasla kollarını dirsekten 6 derece daha fazla açabilirler. 

20) Kromozomlar: Erkek ve dişilerde toplam 46 kromozom vardır. Bunların yarısı babadan, yarısı anneden gelir. Bu 46 kromozomun içinden iki tane cinsiyet hormonu vardır ki; bu erkekte XY, kadında XX olarak bulunur. (Bu yüzden çocuğun cinsiyeti tamemen erkekten alınan kromozom X ya da Y kromozomuyla oluşur; yani erkek çocuğu olmayan kocanın karısını değiştirmesi boşuna bir çabadır) 

21) Saçlar: Kadınların saçları daha sık ve daha dirençlidir. Saç kökleri iki milim daha derinde olduğu için erkeğinki kadar çabuk dökülmez. 

22) Deri: Erkeklerin toplam 1, 8 metrekare, kadınların 1, 6 metrekare derileri vardır. (Bunu pek anlayamadım. Ya erkeğin bedeninde kıvrım ayrıntısı fazladır ya da aynı kiloya erkek için boy farkı özelliği alındığından olabilir) Kadının derisi daha ince ve kuru, bu yüzden de daha hassastır. Erkeğin ter bezleri ve deri altı yağ bezleri daha fazla olduğundan derisi daha yağlıdır ve daha çok terler. 

23) Akciğerler: Erkeklerin akciğerleri kadınlarınkinden yüzde 50 daha geniş hacme sahiptir. (bu bana biraz abartılı geldi) 

24) Yemek: Aynı kilodaki kişilerden, erkekler kadınlardan daha çok yemek ihtiyacı duyarlar; çünkü metabolizmaları daha hızlıdır. 

25) Antikorlar: Kadınlar daha çok antikor üretirler, bu yüzden de erkeklere kıyasla bakteri ve virüs hastalıklarına daha seyrek yakalanırlar. 

26) Ağlamak: Kadınlar erkeklerden 5 kat fazla ağlarlar. Genellikle de saat 19.00-22.00 arası. 

27) Beyin: Erkek beyni yüzde 14 daha ağırdır. Buna karşılık kadınlarda iki yarım beyin arasındaki iletişim daha iyidir. 

28) Safrakesesi Taşı: Kadınların yüzde 20'sinde, erkeklerin yüzde
8'inde safrakesesi taşı oluşur. 

29) Kalp Atışı: Erkeklerin kalbi daha büyüktür ve daha yavaş çarpar:
Dakikada ortalama 72. Bu değer kadınlarda 80'dir. 

30) Gelişme: Buluğ çağına kadar kızlar erkeklerden daha hızlı büyürler; (10'a 8 oranında). Erkek çocuklar 14-15 yaşları arasında gelişmeye başlarlar ve 21 yaşına kadar bu büyüme gerçekleşebilir. Kız çocukları en hızlı 12-13 yaşları arasında gelişirken 17-18 yaşında bu gelişme durabilir. 

31) Sıcaklık Duyarlılığı: Kadınlar kalın yağ dokuları nedeniyle soğuğa daha dayanıklıdırlar. 

32) Yaşlanmak: Erkekler kadınlardan daha hızlı yaşlanırlar. 55 yaşındaki bir kadın daha önce varsayılan bedensel gücünün yüzde 90'ına sahiptir. Oysa aynı yaştaki bir erkek daha önceki gücünün sadece yüzde 70'ine sahiptir. 35 yaşındaki bir erkeğin damar sistemi 50 yaşındaki bir kadınınkine eşdeğerdir. Buna karşılık kadının cildi daha ince olduğundan çabuk yaşlanıp kırışır. Kadınlar yaşlanma olayını psikolojik olarak erkeklerden çok daha kolay kabullenirler. 

33) Kaslar: Erkekler kadınlardan yüzde 50 oranında fazla kas gücüne sahiptir. Buluğ çağında erkeklerde kas hücrelerinin sayısı 20 misli, kadınlarda 10 misli artar. Erkekler kadınlardan üçte bir oranında daha güçlüdürler. 

34) Yaşam Süresi: Erkeklerin ortalama ömrü 71, 5 yıl, kadınların 78 yıldır. 

35) Solunum: Erkekler dakikada ortalama 16 kez soluk alıp verir.
Kadınlar ise dakikada 20-22 kez soluk alıp verir. Her iki cinsin günde soludukları miktar ise aynı olup 12 bin litredir. 

Sanırım buraya bedensel bir gelişim benzemezliğini koymayı unutmuşlar: Erkeğin ergenlikte sakal ve bıyığı çıkarken kadının da memeleri çıkar. Ayrıca bir benzemezlik de üreme hücrelerinin atımıdır. Kadın adet dönemlerinde döllenmemiş bir yumurtasını vajinadan dışarı kanamayla birlikte atar. Erkekte spermin sümüksü bir salgı içinde penisten dışarı çıkışı ya istemli bir mastürbasyonla, ya gördüğü erotik bir rüya veya gerçekten bir kadınla sevişmesi esnasındaki tahrik sonucu gerçekleşir. 

Kendini tanı ki zıtlığını fark edebilesin… 

Muharrem Soyek
***