Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Şubat '08

 
Kategori
Basın Yayın / Medya
 

Acun un sırrı

Acun un sırrı
 

“Hissediyorum ve “korkuyorum” duygularıyla dönen bir show programı “Var mısın yok musun?”. Yarışma havasından çok, herkesin ma-aile hazır bulunup, programa katıldığı, söz aldığı, interaktif bir program.


"Ne hissediyorsun Melis?"

“küçük hissediyorum”

“sen ne hissediyorsun Murat?”

“büyük hissediyorum”

“ya sen Sirel?”

“ben karışık hissediyorum”


Bu sorularla gelip geçen, sahiden tuhaf, bir o kadar da sürükleyici bir yarışma. Bence bu “secret” dalgası buraları böyle kasıp kavurmasa yarışmadaki bu laflar da böyle tutmazdı. Bir hissetmedir gidiyor. Ne hisli bir toplummuşuz meğerse.

Ayrıca çok da korkuları olan bir toplummuşuz.

“18 numarayı açacağım ama korkuyorum”

Bir de kaybettikten sonra stüdyo toptan yas havasına bürünmüyor mu, televizyonu o anda açan sanır ki biri öldü, ya da birisinin ölüm haberi ya da çok acı bir haber geldi oraya.


Peki sizce Hamdi var mı yok mu? Bu soru artık önemli bir gündem maddesi, ya yoksa? (Eyvah, ne yaparız o zaman)

Bence var, Hamdi olmasa, Acun' un tepkileri ve cevapları o kadar gerçek ve spontan olamaz.

Acun herkesin sevgilisi oldu, aldı başını gidiyor. Gazeteler röportaj için sıradadır herhalde, tam bunun hakkında yazayım derken bugün Milliyet-cafe de vardı söyleşisi.

Bana göre Acun’ un sırrı, çok mütevazi, çok halktan ve en önemlisi egosu yok, kompleksi yok, kendini yarışmanın ve kimsenin önüne çıkarmak istemiyor. Ben bilirim, ben konuşayım demiyor, herkese eşit söz hakkı tanıyor. Sempatik, doğal , evden biri gibi.

Acun' un bu pozitif taraflarına ilave, yarışmada gerçek insan hikayeleri olduğu için de herkes zevkle izliyor. Daha uzun süre “hissederek ve “korkarak” izleyeceğiz gibi görünüyor Acun’u…

 
Toplam blog
: 144
: 1429
Kayıt tarihi
: 12.09.07
 
 

ODTÜ İşletme mezunuyum, felsefe bölümünde master eğitimi aldım, uzun yıllar bankacılık ve finansm..