Ah şu olmayasıca güzel havalar

Dünyamız değişiyor, yaşam tarzlarıyla olsun, fiziki yapısıyla olsun, insanlarıyla olsun, deresiyle tepesiyle, deniziyle ovasıyla değişiyor. Yaşlanıyor aslında güzel dünyamız.

Farkında olmadan avucumuzdan savuruveriyoruz evrenin sonsuzluğuna, tükenmez dediğimiz tüm kaynakları bir bir tüketiyoruz. Her geçen gün başka belalar sarıyoruz gezegenimizin başına.

Çocukluğumuzda bize öğretilen ve yapmayın sakın denilen bir sürü şeyi büyüdüğümüzde biz de çocuklarımıza öğütlüyoruz ama önce kendimiz unutuyoruz yapmamamız gerekenleri ve kesmeye, biçmeye, yağmalamaya devam ediyoruz.

Dünyamızın akciğerleri diye öğretilen bitki örtümüzü üstümüzden söküp atıyoruz. Yağmur bekliyoruz ondan sonra, kuraklık olmasın, bereket gelsin diyoruz.

Su havzalarımız vardı, şehirlerimizi besleyen, sonuna kadar güvendiğimiz. Ama durmuyoruz, havzayı da sonuna kadar sömürüyoruz, su birikecek yere beton biriktiriyoruz. Niye sular akmıyor diyoruz ondan sonra, içecek su bulamaz hale geliyoruz.

Dağlarımız var bizim, yemyeşil, zümrüt yeşili dağlarımız, peki hala öylemi, dağlarımız hala var ama ya yeşili, var mı hala yeşili. İşte, fazla uzağa gitmeye gerek yok, Kaz Dağları'na bakın, Kaz Dağı deyince "kazmak" eyleminin gerçekleşmesi gerektiğine inananlar ne hale getirdiler, nasıl kıydılar?

Küresel ısınma diye bir şey çıktı son yıllarda, aslında uzun zamandır vardı, vardı da biz duymadık, ya da duymazdan geldik, tükettikçe tükkettik, sildik süpürdük. Yaktık kavurduk, ısıttık küremizi, oldu sana küresel ısınma.

Bu kadar basit mi herşey, koskoca küre nasıl bu hale geldi? Hani kaynaklarımız sınırsızdı, asla tükenmezdi.

Sabah sabah günlük güneşlik bir havayla uyanıyorum. Kasım ayındayım, sonbaharın göbeğinde, kışa doğru dörtnala giderken. Ne güzel hava diyorum, bahardan kalma, kuşlar, böcekler cıvıl cıvıl. Sonra düşünüyorum, gerçekten hava güzel mi? Ben mi aldanıyorum yoksa?

Aldanıyor muyuz? Havalar güzel gidiyor derken, kıyamete doğru koştuğumuzun farkında mıyız?

Gökyüzüne bakıyorum, pırıl pırıl güneş sarıyor heryanı, kuşlar cıvıldıyor ama ben, ben tir tir titriyorum, yağmur altında üşümek istercesine...