Ahmet Türk herşeyi Türkçe söyledi

Demokratik Toplum Kongresi (DTK) eş başkanı Ahmet Türk, açılımın sağlıklı bir neticeye kısa zamanda ulaşmaması halinde gelecekten endişelendiğini söyedi. Kendilerinin şans olduğunu belirterek, olayların daha kolay çözüleceğini, sonraya bırakılan her şeyin farklı boyutlarda ele alınacağını ifade etti. 

En önemli sözü: "Artık gençlerde kopuş başladı." dedi. Önemli bir konuya parmak bastı. Söylediğine katılmamak mümkün değil. 

Taş atan çocuklar meselesini biraz kurcalarsanız, ortaya mantıklı tahliller çıkar. Terör örgütünün sistemli bir şekilde çocukları öne çıkararak eylem yapması uzunca bir süre gündemi meşgul ettikten sonra; çocukların kullanıldığını, arkasında başkalarının olduğu, tutuklanmalarının çocuk haklarına ters düştüğü göz önüne alınarak yasa çıkarıldı. Af getirildi. Eylemleri suç sayılmaktan çıktı. 

Devlet bu yasayla vicdanları rahatlatarak doğru bir iş yaptı. Çocuklar taş atmaya, molotof atmaya devam etti. Kanun gereği çocuklar hoş görüldü. Çocukların da dahil olduğu eylemler hala devam ediyor. Gaz bombası atarak, su sıkarak kovalamacalar hız kesmedi. 

Bir tarafın "demokratik hak arama" eylemleri, polisin güvenliği sağlama çabaları durduramadığımız zamanı da hızla akıtarak çocukları büyüttü. 

Yıllardan beri vatandaşına iyi eğitim veremeyen, Türkçe öğretmeyi beceremeyen devlet, kucaklamayı beceremediği çocukların beynine başka şeylerin doluşunu seyretti. 

Vatan sevgisini, millet bilincini, birlikte yaşayabilme olgusunu öğretemeyen devlet; kucaklayamadığı çocukları kaybetti. Devletin yapamadığını başkaları yaptı. 

Önce taş attılar, peşinden molotof derken şimdide "bağımsız Kürdistan" diye bağırıyorlar. Kim bunlar, diye düşünmeye gerek yok. Ahmet Türk' ün bahsettiği gençler. Yarın kendi yerlerini dolduracak gençler. 

Devletin karşısına katı düşüncelerle oturtulması planlanmış gençler. 

Bugün yumuşak geçişle bu işin çözülmesi arzusunu güden Ahmet Türk' lerin değerini anlayamayanlar, yarın bu gençlere hangi değeri biçecekler? 

Seçimler sonrası yapılması düşünülen anayasanın "bağımsız Kürdistan" temeline dayandırılması hem Kürt önderleri, hem Avrupa destekçileri tarafından dayatılmaktadır. Vatan bölme niyetinin olmadığı söylense de olayların akışı bölünme yönündedir. 

Kalkışma hareketlerinin Tunus, Mısır, Libya ve diğer Arap ülkelerinden önce başlatılmış olmasına rağmen başarıya ulaşmaması Kürt halkının Türk Milletinin bir parçası olduğu, ayrı vatan istemediği anlamına gelebilir. 

İşte Ahmet Türk' ün cümlesi bu noktada önem kazanıyor. Demokratik haklar verilene kadar sabır gösterilecek. Kimileri bu sözü önemsemeyebilir. Gider ayak "bilinen tehditlerinden birini yaptılar" denebilir. Seçimlere giderken aldırmayabilirsiniz. 

Ancak: 

Kontrolden çıkan güç, virajı dönmeye çalışıyor.