Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Ocak '09

 
Kategori
Kent Yaşamı
 

Aksaray

Aksaray
 

aksaray meydan


İki gün önce Türkiye'nin orta noktasında kendi halindeki hikayeleri ile yaşama tutunan bir kentteydim. Bahsettiğim kent Aksaray... 

Giderken nasıl gittiğimi anlamadağım;dönüşte de çok uzun bir yolculukmuş gibi hissettiğim Aksaray gezisi benim için büyük kentin karmaşından uzak kalmak demekti ilk önce. Ama sonraları, yani gelmeye yakın son iki günde bu pek de küçük sayılmayacak kent için farklı şeyler keşfettim. 

Hani her kentin kendine ait bir hikayesi vardır ya; Aksaray için de bu hikayelerden var. Bu bahsedeceklerim herkes tarafından bilindiğine inandığım, ve gözlemlerimve bana söylenenler doğrultusunda edindiğim bilgiler. Bunlardan ilki o tarih kokan kent meydanında gözüme çarpan metal bir yığın. Dört- beş adet metal çubuk ortasındaki metal küre. Aksaray Türkiye'nin tam ortasında yer alıyor demekmiş. Bir de yine meydanla ilgili öğrendiğim bir başka gerçek; Atatürk'ün yüzü kıbleye çevrilmiş. Sanırım kıbleye dönük olmadığı zamanlarda anlamını yitiriyordu meydanda. Neyse... Demem o ki; kültürlerin kesişiminin yaşandığı bir kentin yerel yönetimlerin etkisiyle saçma sapan değişikliklere uğratılması beni üzdü. 

Bunun yanısıra sokakların hepsinde daha önceden gittiğim bir sürü yerden bir parça buldum. Burası sanki bütün kentlerden parçalar taşıyor kalbinde. Meydanda toplanan insanların çokluğu, ara sokaklarda ise her sokağa uygun insanların bulunması da kendine göre bir düzeni olduğuna inandırmaya çalışıyor gibi gelenleri. Güzel bir yanı neredeyse her yere yürünerek gitmesi. 

Birde tuzlama ve sündürme var tabi. Gerçekten de güzel lezzetler ve farklı tatlar barındırıyor Aksaray mutfağı. Ben tuzlamanın tavuk olanını yedim ama; bu pişirme yöntemi ile balık da pişiriliyormuş. Onu da umarım yakın zamanda denerim. Sündürme de peynirle yapılan bir tür kahvaltılık. O da bana farklı gelen lezzetler arasında. 

Tüm bu saydığım özellikleri bir kenara bırakacak olursak; beni en çok etkileyen yönü sanırım havası oldu. Bol oksijen fazlasıyla uyku yapıyor. 

Dönüş yolunda ise Tuz Gölü sizi muhteşem manzarası ile uğurluyor gibi... 

Bana göre; bozkırın içindeki güzel kentlerden birisi Aksaray, yolunuz düşerse uğramamazlık etmeyin derim... 

 
Toplam blog
: 12
: 808
Kayıt tarihi
: 13.10.08
 
 

2007 yılında Ankara Üniversitesi Peyzaj Mimarlığı'ndan mezun oldum. Kendimi bildim bileli okuyoru..