Altın yürekli bir öğrencimin bir hatırası!

Benim öğrencilerim, devlet memuru arkadaşlar, yani yetişkin öğrenimi yapmaktayız. İngilizce öğretmeniyim, elimizden geldiğince İngilizce konuşuruz sınıflarımızda ama malzeme insan oldu mu herşeye hazırlıklı olmalıyız!

Çok değer veriyor, çok seviyorum arkadaşları, zaman zaman bir çok özelimizi bile paylaşabiliyoruz; demek ki buna ihtiyacımız var. Başımıza gelen ilginç olayları, bizi güldüren, sevindiren, üzen olguları anlatıyoruz, çoğu zaman İngilizceyi epey bir katlederek, ama başarıyor sevgili öğrencilerim.

Ben züğürt ağa olarak, bir türlü bütçe dengesini sağlayamadığım, hep sıkıntıda olanların sürekli yokladığı biri olarak benden para alıp hiç ödemediği gibi, telefon numaralarını iptal eden beni artık hiç aramayan insanlardan bahsettim, çıkarları tatmin olana kadar çok sık arayanlar parayı aldıktan sonra aynı inceliği! göstermiyorlar 'dedim.

Öğrencimin adını yazayım mı yazmayayım mı karar veremedim, çünkü sütten ağzı yanan , ineği üfleyerek sağarmış, bu söz böyle miydi yahu? Sütten ağzı yanan, yoğurdu üfleyerek yermiş, galiba şimdi oldu... Neyse, gelelim, yazmak istediğim konuya...

Ben bu sıkıntılarımdan bahsederken, "biblo" "ornament" dediğim bir öğrencim(MEB Dış İlişkilerde görev yapan , altın yürekli, güzel insan, değerli öğrencim) Bize bir anısını anlattı.

Mercedes arabasını satmaya karar vermiş, bir dostu(!) demişki "ben satmana yardım ederim arkadaşım". Biblo güvenmiş, inanmış, kendi gibi sanmış karşısındakini de!

Adam arabayı 13 milyara (13, 000YTL) satmış ve ortadan kaybolmuş, telefonlara cevap vermez ulaşılmaz olmuş, adamdan hiç bir haber yok!

Bir gün eşiyle otobüste giderlerken, bu arada otobüs dolu, sıkış tıkış insanlar üst üste yoğun bir insan yumağı, karışmış birbirine... Eşi demiş ki, - Bak görüyormusun ne hallere düşürdün, bizi, inandın, dolandırıldın, yazıklar olsun, şu halimize bak! Sevgili öğrencim de eşine o altın kalbinin yansıması olan yumuşak, sevimli gülüşüyle- Hanım bak bu araba da Mercedes hem de bizim arabamızdan çok daha geniş, bak tüm bu insanları işlerine, gidecekleri yere götürüyor, ne kadar güzel ! Demez mi!

Eşi herhalde dilini yutmuştur, bu hoşgörülü, esprili ve arslanlar gibi cesur yorumuna.Dünya malına önem vermediği için bu tepkisi ne kadar asil ve onurlu bir davranıştır.Başına böyle bir olay gelmiş biri , nasıl da hoşgörülü, sabırlı, üstelik kendiyle bile dalga geçebilecek kadar cesur olabiliyor!!!

Bu öğrencim Osman mert, arslan yürekli, esprili, inançlı, imanlı bir insandır, bu anısı en basit şeyler için bile insanları kıranlara bir kıssadan hisse olmalı, ben çok düşündüm , ona haksızlık edene, dolandırıcıya beddua etmiyor, eşine hak vermesine rağmen ortamı yumuşatıyor ve en önemlisi yaşanmış, dramı, komedi kıvamında aktarıp, bizi hem güldürüyor, hem de düşündürüyor! Helel olsun sana "my precious ornament""benim değerli biblom" Sana sevdiklerinle maddi manevi bolluk ve huzur diliyorum.Herkes seni çok seviyor!