Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Mart '08

 
Kategori
Siyaset
 

Amerika için.. Varsa yoksa petrol..

ABD'nin, 1991'de Irak'a yönelik askeri harekatı Birinci Petrol Savaşı idi.

ABD, bu savaş ile Kuveyt petrollerinin kontrolünü sağlamıştır. İkinci askeri harekatı ise, Kuzey Irak petrollerinin kontrolünü ele geçirmek amaçlı İkinci Petrol Savaşı olmuştur.

ABD'yi, ne Irak elindeki -varlığı kesin olarak kanıtlanmamış- Kitle imha silahları ne de Saddam rejimi ilgilendirmiş-tir. Irak'a demokrasi getirileceğini söylemesi ise tamamen aldatmacadır. ABD'nin tek amacı, 15-20 yıl sonra tükenecek olan petrol stokunu tamamlamaktır.

ABD'nin, Afganistan'a yönelik harekatının altında yatan neden de yine petroldür. Kafkasya ve Avrasya petrolüne Umman Denizi çıkışlı yeni bir güzergah eklemek ve bundan yararlanmak...

Amerika, 1917 yılında I.Dünya Savaşı'na katıldıktan sonra petrolün değerini daha iyi anlamış ve gözünü dünyanın diğer yerlerindeki petrol kaynaklarına çevirmiştir. "Amerika'nın üzerinde durduğu konu, Osmanlı toprakları üzerinde var olan hak ve imtiyazlarının devamını sağlamaktı. Bu toprakların Türk yönetiminde kalması, bağımsızlığını kazanmış olması ya da başka bir devletin yönetimine geçmiş bulunması bu amacın elde edilmesine engel değildi; önemli olan Amerika'nı hak ve imtiyazlarıdır"(1).

Görüldüğü gibi, bölgenin kimin kontrolü veya nüfuzu altında olması Amerika için önemli değildi; önemli olan Amerika'nın petrol çıkarlarıydı. Bu nedenle Amerika, savaş sonrası yapılacak antlaşmanın, "Yeni Türkiye Hükümeti ile Amerika çıkarlarını hesaba katan bir antlaşma"(2) olmasını istemiştir.

Genelde Kuzey Irak bölgesi ile özelde ise Musul kenti ile dolaylı bazen da doğrudan ilgisi olması bakımından Amerika'nın Ortadoğu'daki emperyalist akımlarına paralel girişiminin bir belgesi olan Chester Projesi'ne de kısaca değinmek faydalı olur.

İlk kez, 1910 yılında Osmanlı Meclisi'nde gündeme gelmiş ve yoğun tartışmalara neden olmuş bu proje, Osmanlı topraklarında demiryolu imtiyazı almak için yapılan bir girişimdir. Projeye göre, demiryolu Sivas'tan başlayacak, Harput, Diyarbakır, Bitlis ve Van Gölü'nün güneyinden geçirilecek; buradan ayrılarak bir bölümü Kerkük ve Süleymaniye'ye varacak; bir bölümü de, Ceyhan vadisindan geçerek Yumurtalık körfezine ve İskenderun'a uzatılacaktı.

Projenin sözleşme süresi 99 yıldı. 2000 km. uzunluğunda olacağı tasarlanan demiryolunun her iki yanındaki 20 km'lik alan, şirketin olacaktı. Demiryolu boyunca iki şerit olarak verilen arazi 80.000 kilometre kareleik bir alandı
ve bu alan içinde, işletmeye açılacak madenlerle birlikte - ki bu madenler: Ergani kurşun ve bakır, Keban gümüş ve Van arsenik madenleri idi - Musul ve Kerkük petrolleri de vardı(3).

Ermenilerin desteklediği bu projede, devleti zarara sokacak bazı sakıncalar görülünce uygulanmasından vazgeçildi.

Lozan görüşmeleri sırasında Chester Projesi tekrar gündeme geldi. Amerikan sermayesi, Musul petrollerinden bir pay kapma çabasındaydı.

İzmir İktisat Kongresi'nde(17 Şubat 1923), ülkenin yabancı sermayeye kapalı olmadığı mesajları verilince, TBMM, 1923 yılında, yeni bir Chester Projesi onayladı. Bu yeni proje, iki imtiyaz antlaşması içeriyordu. Birinci antlaşma, Türkiye'nin doğusunda Musul ve Kerkük'e uzanan; bir ucu Karadeniz, öteki ucu bir Akdeniz limanına bağlanacak olan 4.400 km'lik bir şerit içinde, petrol dahil her türlü yeraltı kaynağının işletilmesini 99 yıl için Amerikan Grubuna bırakıyordu. İkinci antlaşma ise, Türkiye'ye tarım makineleri ve gereçleri ithalatının yine Amerikan Grubu'na
verilmesiyle ilgiliydi(4).

Bu proje de, Lozan görüşmelerinde, Musul ve Kerkük bölgesinin Türkiye sınırları dışında kalacağının anlaşılması ve Ermeni sorununun, Ermeniler lehine sonuçlanmaması nedeniyle gerçekleşemedi.

Görüldüğü gibi, geçmişte de günümüzde de Amerikayı ilgilendiren tek konu petroldür. Türkiye'nin, bölgede kurulmasından tedirginlik duyduğu Kürt Devleti, Amerika için ikinci planda kalmaktadır. ABD'nin Büyük Ortadoğu Projesi'nin altında yatan esas neden de aslında "PETROL"dür.

cdenizkent

____________________

(1) Laurence Evans. Türkiye'nin Paylaşılması(1914-1924), İstanbul, Milliyet yayınları, 1992, s.291
(2) A.g.y., (Aynı yerde)
(3) Tarık Zafer Tunaya, Türkiye'deki Siyasi Partiler, Cilt-III(İktisat tarihi), İstanbul, 1989, s.358
(4) Raif Karadağ, Petrol Fırtınası, İstanbul: Adak yayınları, 1979, s.244

 
Toplam blog
: 979
: 1425
Kayıt tarihi
: 11.12.07
 
 

İstanbul doğumluyum. İlk, orta ve lise öğrenimi İstanbul'da tamamladım. İstanbul Üniversitesi'nde..