- Kategori
- Deneme
Anlatamamanın hayal kırıklığı
Derin bebeğe derin sevgilerimle:)
“Her insan içinde yaşadığı toplumdan sorumludur.”
Bu sorumluluğun yerine getirilmesi “anlatmakla” oluyor.
“Bilmek yetmiyor, hissetmek yetmiyor, sevmek yetmiyor.
Söylemek, anlatmak anlatabilmek gerekiyor!”
***
Bir şiirimi alıyorum buraya:
“ÇARMIHTA
Gece biter
Seher vakti gelir yanaşır
Ben uykusuzumdur hala
Daralttıkça daraltır
Ağyar sıkıntısı ruhumu
Sanki
Güneşe asılmış da
Kuruyor yüreğim
Tanrım ne işkence bu
Milattayım İsa'yım
Gerilmişim çarmıha
Yavaş, yavaş ölüyorum
Anlatamıyorum
Anlatamamanın çaresizliği
Yok ediyor heceleri
Kederler içindeyim
Yatırdım da kendimi
Kucağıma
Baktım yâre bakar gibi
Kızıl karanlık bir mağara
Zor gecelerde gözlerim
Kıvrım, kıvrım beynim
Kim bilir
Ne çok sır saklıyor
Ne çok yüce düşünceyi
Karıştırmış orayı da
Doğmamış sorunlar
Bulandırılıyor durmadan
Gönül suyu
İşte ondandır şu
Sıkıntıdan çatlar halim
Tatlı dil güler yüz derken
Ben
Çınlar kulaklarda
Kalbini parçalayan bir acı söz
Sarsar tüm benliği
Sarsar tüm sevgiyi
Tek bir çare gelir akla
Güvensizliğe direnmek
İşte bu yüceltir Güveni
(Halil Güven- Mavi kanatlı kuş)
***
Evet,
Anlatmak lazım!
Bilene düşen mutlaka anlatmayı da bilmeli!
Bugünlerde hem bireysel hem toplumsal sorunumuz bu; anlatamamak!
Ben en çok bilen insanlardaki şu vurdumduymazlığa üzülüyorum!
Oysaki ne de çok gereksinimimiz var birbirimizi etkilemeye...
“Doğruyu, güzeli, iyiyi, hoşu” bir şekilde ve mutlaka anlatabilmeye...
Eminim ki bu öğrenmeyle ilgili, okulla ilgili...
Aslında bu kişisel ve toplumsal gelişmeyi sağlayan diyalektiğin konusu...
Kendimizde ve toplumumuzdaki diyalektik çalışmayı iyi yönetebilirsek her şey düzelir.
Hem de çok çabuk!
Bunun için “düşünmek, konuşmak, dinlemek ve değerlendirmek” gerekiyor.
Tabii anlayarak, anlamlandırarak ve onları nefsinde yaşamaya çalışarak okumak!
Ben bunu öneriyorum insanlara, öğretmenlere...
İleride “ben öğretmenim” diyebilmenin en belirgin göstergesi bu “anlatabilme” olgusu olacaktır.
Bireysel ve toplumsal gelişmenin temel koşulu budur.
Anlatamamanın yarattığı hayal kırıklığı çok derin oluyor çünkü...
Bir Sümer atasözü şöyle der; "Madem biliyorsun niçin öğretmiyorsun?"
Saygılarımla...