Aptallık da kötüdür

Ülkenin birinde dağ başında iki adam belirmiş. Masal bu ya: Bu iki kişi o ülkede yaşayan insanların yaşamlarının en önemli özelliklerini temsil eden değerleri taşıyan sembol kişilermiş. Birisi iyilik, diğeri de kötülüğü oluşturan bütün güçlerin odağı olduklarını düşünüyorlarmış. (Şizofren bir vaka! Gurup şizofrenisi de diyebilirsiniz.) Boş-boş oturup, insanların yaptığı iyilik ve kötülükleri seyredip penaltılara kalmış maç seyircileri gibi her seferinde sevinir yada üzülürlermiş.

Bir gün bu ikili sıkılmış. Yahu biz de oyuna girelim. Ne yapalım? Diye konuşurlarken Kötü Adamın aklına: Gel seninle iddiaya girelim. Ben istersem bu ülkenin kralından, istediğim herhangi bir kişiyi öldürme izni alırım. Üstelik kral bütün halkı, kimi öldüreceğimi seçmem için bir araya toplar. Demiş... İyi Adam, kralın böyle bir kötülüğe razı gelmeyeceğinden emin olduğu için iddiayı kabul etmiş.

Aradan birkaç gün geçmiş. Kötü Adam, elinde kocaman bir yay ve gümüş bir ok ile gelmiş. Hadi gel krala gidelim de sana iddiayı kazandığımı göstereyim demiş. Birlikte kralın sarayına gitmişler. Kral ülkenin en iyi türkücüsünü çağırmış. Belediye hoparlörlerinden de tellallar bağırıyormuş: “Bu gün akşam Kanlı Arenada büyük türkücü Beyhude Patlakses’in ücretsiz konseri vardır. Kralın emriyle herkes davetlidir.” Olup bitenleri gören İyi Adam, şaşkın! Ama çaresiz, seyretmeye devam etmiş. Belki ağzından laf alırım diyerek kralın yanına gitmiş. Kral stresten kıvranır bir halde sarayının koridorlarını adımlayıp duruyormuş. Biraz laflayıp kralla muhabbeti ısıtmış. Kral da yaşadığı stresin etkisi ile Kötü Adam ile yaptığı gizli anlaşmadan söz etmiş:

“Bu eşşoğlusu kızımı kaçırdı. Eğer dediklerini yapmazsam kızımı öldürecek. Halkımdan birini öldürmesine izin vermemi istedi. Kimi öldüreceğini seçmek için herkesi Kanlı Arena’ya toplattı. Elindeki gümüş okla bir kişiyi vurup öldürmesine ses çıkarmazsam kızımı serbest bırakacak.”

Bunu duyan İyi Adam, telaşla oyana-buyana koşar. Ne yapacağını merak edenlerin arasında kaybolur. Artık olayın sonu gelmiştir. Türkücü Patlakses Kanlı Arenanın ortasında mikrofonsuz bir şekilde solo konserine başlamıştır. Konser en fazla bir iki saat süreceğine göre bu süre içerisinde birisi ölecektir. Kanlı Arenadaki bütün seyirciler tehlike altındadır. Yüzlerce kişi Patlakses’i dinleme uğruna ölümle burun buruna geldiğinin farkında bile değildir. Kötü Adam Kanlı Arenanın ortasında elinde ok ve yayı ile gezmekte, seyircilerden kendisine uygun bir kurbanlık bakmaktadır. Ara sıra yayını gerip nişan alsa da beğenmediğini gösteren bir yüz hali ile tekrar dolanmaya koyulmaktadır.

Bu sırada konserin gümbürtüsünden ve yaşanan hengamenin etkisi ile kimse Kötü Adamı görmemektedir. Binlerce kişinin içinde onun varlığını görebilen sadece iki kişi vardır: Kral ve İyi Adam!

İyi Adam da sahanın ortasındadır. Olup biteni seyretmekte ve her geçen dakika dehşeti daha da artmaktadır.

İyi adama, binlerce kişinin Kötü Adamın ihtirası yüzünden ölüm tehlikesi altında olduğunu, kral kızı da olsa bunca insanın hayatından değerli olamayacağına göre çözüm olarak: “Kralın kızını öldürmeyi” düşünür. Konser bir anda durur.

Kötü adam çığlıklar atarak bağırmaktadır: “Ben kazandım. Ben kazandım.” ...
Kötülük bir defa daha kazanmıştır.

Hep sevgi ile kalın.

Murat SEVGİ
msevgi@mental.com.tr