Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

kevser şekercioğlu akın

http://blog.milliyet.com.tr/kevser

19 Mart '21

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Arkası Bugün

Annemi, uykudan kaçmak için mi dinliyorlar diye yüzlerine bakıyorum kızların. Aynı benim Habibe Hala'yı dinlediğim gibiler. Bu gece gelecek akıllarına zamanın yelkovanı akrebi çokça geçtiğinde. Ben görür müyüm? Görmek istiyorum, en azından annem kadar. Ama süre de belirlemek bana düşmez sağlıkla uzun ömürler diliyorum hepimize.

 

Son cümleleri kaçırdım tekrar eder misin diyorum anneme. Kuşkuş'ta annemin Kadın isminde bir teyze kızı vardı. Herkes Kadun Teyze derdi. Büyük oğlu Mustafa yeni evlenmiş bize geldi annemle konuşuyorlar, ben daha yeni genç oluyorum. Teyze diyemezdi, deze derdi biz gülerdik. Dezecüğüm, bunu (karısını) bana uzaktan gösterdiler, biraz esmerdi bu kadar kara değildi. Evlendik, kara çarşaf giymeden dışarı çıkmam diyor, bi baktum çarşaf bundan kara bu çarşaftan. İçim bi tuaf oldu ama aldık bir kere. Biraz geriden yürü dedim ama gene de geliyor mu diye arkama bakıyorum. Onlar konuşurken ben çıktım dışarı.

 

Kadın Teyze bir gün beni küçük oğlu Sefer'e istemeye gelmiş. Ben Ankara'da dikiş kursundayım. Babam kız kursta demiş yollamış. Ben izine geldim. Babam o gün Düzce'ye iş için gitmişti. Kuşkuş'tan bir komşu çocuğuna, git Kadın Teyzeye Ayşe gelmiş, torbasını erik-armut kurusu doldursun getirsin diyor de dedim. Yağmurlu bir gün, ben söylediğimi unuttum bir baktım Kadın Teyze torbasını doldurmuş, çamurlanmış-ıslanmış geliyor. Kadın Teyze hayırdır bu yağmurda dedim.

 

Anne bu yapılır mıydı, kaç yaşındaydın diye soruyorum. Kızım ben çok şaka yapardım herkes de bunu bilirdi inanacağını hiç düşünmedim ki. Ben on altı yaşındaydım. Kalkmış gelmiş, "Ümit kardan (a harfi inceltilerek okunacak) ileridir diye, bu kız dalga geçmiştir dedim ama bir ümit geldim işte. Kadın Teyze ilk geldin ben yoktum, bu gün de babam yok yine boşa gelmiş oldun dedim.

 

Eee, getirdiği meyve kurularını bıraktı mı? Ben olsam bırakmazdım da. Çok iyi bir kadındı bıraktı, zaten onların orada çok meyve olurdu, ekmeği bol bir kadındı Allah rahmet etsin. Oğlu Sefer'e, Ümran'ın (yengemin) ablası Ayşe'yi aldılar. Ben sonra karşılaştığımız da, memleket Ayşe dolu biri olmazsa öbürü olur Kadın Teyze üzülme demiştim. Beni severlerdi, çalışkan bir kızdım. Annem de babam da çalışkan insanlardı. Annemin, tarlası, kileri, ahırı hep doluydu. Babam da o zamanlara göre çok yetenekli bir adamdı. Biliyorsun, evler yapar satardı. Cami, okul yapmışlığı bile var. Her yaptığı inşaatta, ıslak betona elinde metal tasla güvercin resmi yapardı. Çok sanatçı adamdı diyor.

 

Hadi kızlar kapatın gözlerinizi, yarın yine anlatır diyorum beni duyan yok. Ben de kalkıp bütün haşladığım portakalların suyunu değiştiriyorum. Yarın reçel yapacağım, bir de portakallı kek yaparım hazır portakala bulaşmışken. Hazırladığım zeytinyağlı içi de yarın beyaz lahanayla sarmak için dolaba koyuyorum. Annem ben sararım sen başka işlerini yap diyor. Hemen uyumazsanız bir daha burada yatamazsınız diye uyarıyorum, uyarım havada asılı dururken tepişiyorlar. Ananemin biz küçükken yatmadığımız da "Kız kıpraşmayın" diye söylenmeleri geliyor aklıma. Zamanın üzerinden bir kamyon yıl geçmesine rağmen hafızamda dün gibi.

 

Anneme bakıyorum, buruşmuş, bir avuç ama yine de hevesleri var. İleriye dönük yapmak istedikleri. Gülüyorum içimden, isteklerinin hepsine kavuşursun diye dua ediyorum. Bir keresinde anne dizim çok ağrıyor demiştim, "Ey gidi kızım, seninki de bir şey mi benimki öyle çok ağrıyor ki" demişti. Nerden biliyorsun benimkinin senden az ağrıdığını diye söylenmelerim de dakika uzaklığı kadar yakınlar şu an.

 

 

 

 

 
Toplam blog
: 374
: 869
Kayıt tarihi
: 15.01.07
 
 

1965 Akçakoca doğumluyum. Evli ve dört kız annesiyim, küçük bir kızın  anneannesiyim. A.Ü. Halkla..