Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Ekim '09

 
Kategori
Öykü
 

Bir mermi kaç gram eder?

Bir mermi kaç gram eder?
 

Ve bırakıp derin çukura sessizce dönüp gittiler..

Anımsıyorum oysa, şen genç kızlar gibi kahkalarını ve bazen kocaman derin mavi gözlerinin boşluğa dalışını... Yılların eskitemediği aile dostu, güzel gözlü teyze.. Bazen hayattan bıkmışçasına aman, ne yapalım işte dünya hali uğraşıyoruz deyip geçişlerini. Bir anda ufacık bişeyde o kederi dağıtışını.. İlk sana en yakın olan eşini kaybettiğinde hatırlıyorum seni..

Köşede duruşunu, sessiz sessiz kimsesiz kalmış gibi oturuşunu.. Ve daha sonrasında en yakın dostun olan annemi kaybettiğinde hatırlıyorum seni. Gözlerin üzerimizde mavi gözlerinde kocaman yağmur taneleri, bizi teselli etmek için Takdir-i İlahi deyişlerini hatırlıyorum da ne kadar.......

Kapıdan girdiğimde iki bacı gibi karşılıklı oturuşlarınızı, dertleşmelerinizi her ikinizinde çocuklarını torunlarınızı anlatışınızı, eski günleri yad edişinizi hatırlıyorum.. Kızınla hiç kopmayan bir arkadaş olmuştun. Şimdi sensiz öyle yıkılmış ki.. Beraber pikniğe gidişlerimizi saçlarımıza papatyalardan taç yapışlarınızı. Aman da kızım ne güzel oldu deyişlerinizi..

Şimdi yoksun.. Geçen ayki bayramda anneni çok özledim deyip de ağlayışlarını hatırlıyorum. Şimdi karşıladımı acaba manevi kardeşim dediğin seni... Bilmiyorum..

Nasıl da kürek sallıyorlardı toprağa en yakınların, sanki başka birini gömer gibi. Üzerine toprağı savurduklarında her kürekte daha da yok oluyordun sanki. Mezarlıkta köşede dizlerimin üzerine çökmüş beklerken sanki hayatın dışına çıkmış seni duymaya çalışıyordum. Duanı okuduk.. Ve arkamızı döndük gittik..

Sen ordaydın. Belki de durun gitmeyin diye bağırıyordun ardımızdan...

Döndüm iş yerimin arkasında olan tahta masaya oturdum, sigaramı yaktım tam gözlerimin önüne çıt diye düşen uğur böceğine gülümsedim. Elime almak istedim, dokundum, taşlaşmıştı. Keşke yürüseydin hayatı anlatan tavrınla gülümsetseydin beni dedim içimden.. Tıpkı geçenlerde cama vurup ölen kuşu görünce içimin cız ettiği gibi cız etti içim.. Bugün ölümlerin günü dedim sessizce..

Verdiğim değerler karşısında kırgınlıklarımı anımsadım bi an silinmişti gözümden, ağlayamadım.. Hayat koşturmacalarını isyan edişlerimi, geçenlerde ilk defa atış için kurşun sıktığımda çıkan mermiyi sorguladığımı anımsadım.. Hedefi tam yerinden vurmuştum belki acemi şansıydı, belki isyanın yakaladığı anım..

Bir mermi kaç gram ederdi? İnsan hayatı bir merminin hafifliği kadar mıydı? Bir hayat bir merminin ucunda olabilecek kadar ucuz muydu? Tıpkı atılan değerler gibi vurup geçiyor muydu hayatı, insanı..

İşte böyle güzel gözlü kadın, gidişin bikaç rüzgar birden estirdi gönlümde..

Ve bırakıp derin çukura seni döndük hayatlarımıza...

 
Toplam blog
: 45
: 3226
Kayıt tarihi
: 07.08.08
 
 

Son tualde boyanan renklerin karmaşasındayım.. Biraz mavi, biraz beyaz, biraz siyahların gözde açtığ..