Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Aralık '06

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Biraz anlayış ne olur!

Çoğu zaman ne düşündüğümüzü ne yaptığımızı bilemeyiz. Daha doğrusu ne yapmak istediğimizi net olarak kavrayamamışızdır o tür durumlarda. Halk arasında bunalım diye adlandırılır ama bence bu çoğu zaman bunalım değilde insanın kendini sorgulamak istemesidir.

Birçok yazar ve düşünür kendini sorgulama, kendini arama içine girmişlerdir. Bu durum yıllar sürdüğü için hayatlarının sonuna dek bir sonuca ulaşamamışlardır. Belki de ulaşmışlardır ama son durumları dilden dile değiştiği ve her dilde kendi düşüncesinin çıkarları doğrultusunda ifade ettiği için kimse gerçeği bilememktedir. Zaten gerçeği bilsek de pek bir işe yarayacağını düşünmüyorum kendi fikrimce. Mutlak bilinen o gerçekte insanların herşeyi kendi çıkarları doğrultusunda tükettikleri gibi gün gelecek yine tüketeceklerdir.

Kimi sade topluluklarda azıcık dalıp gittiğinde ''ne o aşık mı oldun?'' derler. Hep düşünmüşümdür bu aşk o kadar kutsal bir şeyki en olmaz durumlarda bile insanın karşısına çıkabiliyor.

Ya insanın binbir türlü derdi sıkıntısı olabilir, kendiyle ilgili problemleri olabilir, o anda o ortamdan farklı bir şey düşünmek istemiş olabilir yani kısacası her şey olabilir. Bunu getirip direk aşka dayandırmak insanı biraz hafife almak, aşkı ise yere göğe sığdıramamaktır bence.

Günlük hayatta durum bundan pek farklı değildir. Azıcık kendini olayların dışında tuttuğunda insanlar tarafından öyle bir pozisyona sokulursun ki sen bile kendinden çekinip ''aa bu ben miyim gerçekten!'' diyebilirsin. Bakıyorumda nasıl birbirimize düşmanız. Kanlı bıçaklı düşmanlık daha göreceli daha açık. Böyle düşmanlık daha tehlikeli ve daha ne yapacağını bilmezlik dolu. Hiç sormadan danışmadan insanları yargılamak, onları kendi kafalarınca belli kalıplara oturtmak, onları psikolojik olarak yıpratmak... Bunların hepsi bir delinin kuyuya taş atması ve diğerlerininde o kuyudaki taşın sırrını hiç kuyuya aldırmaksızın, sanki o taş kuyunun içinde dağilde öle sıradan başka yerdeymiş gibi çözmeye çalışmalarının ispatıdır.

Kendimizi belli kalıplar içine sokmayalım. Kendimizi bu kalıplar içine soktuysak ve bunun farkındaysak karşımızdakinin insan olduğunu düşünelim. Karşımızdakinin insan olduğunu düşünemiyorsak içine girdiğimiz kalıba bir delik açmaya çalışalım, belki bir ışık tenimize değer!!!

 
Toplam blog
: 8
: 407
Kayıt tarihi
: 19.12.06
 
 

1987 Bursa doğumluyum. İlgimi devamlı edibi ve siyasi konulara yöneltmek istediğim halde eğitim sist..