Bu aşkı çekmek zordur

Şu anda Perşembe'yi Cuma'ya bağlayan gecede sabaha karşı yol alıyorum. Yok, hayır bir yere gitmiyorum. Perşembeden cumaya oturduğum yerden yol alıyorum. Yatamıyorum, aşk yatırmıyor. Telaşlıyım, heyecanlıyım, yüreğim kıpır kıpır.

Bu aşkı yaşamayan bilmez. Bilmeyene de ben anlatamam.
Dünyaları verseniz değişilmez. Bir tutkudur o. Bir yanın eksiktir hep, eğer o yoksa.
Bu aşkın adı İzmir'dir, İzmir.

Çağdaşlıktır, insanları, doğayı, tüm canlıları sevmektir. Sabahları sımsıcak bir çayla yediğin taze boyozdur. Akşamları tercihen birayla götürdüğün midyedir. Körfezden esen imbatdır. Saat Kulesidir, Yalı Camii'dir, Kızlarağası'dır, Mithatpaşa'dır, Alsancak'tır, Karşıyaka'dır, Bornova'dır... Umuttur, yürektir, dürüstlüktür, ilkeli olmaktır. Kısaca bizi biz yapan herşeydir bu aşk.

Biz bu aşkı her alanda yaşarız. Sanatta, kültürde, siyasette, ekonomide, turizmde, bilimde ve sporda.

Altı tane kulübümüzü neredeyse tüm Türkiye tanır. Bunlar bizim evlatlarımızdır. Hepsi bizim için değerlidir.

Bu evlatlarımızdan bu sene ilk Bucaspor yüzümüzü güldürdü. 2. Lig yükselme Grubunda şampiyon oldu ve İzmirimizi seneye Bank Asya 1. Liginde temsil edecek.

Ardından Türkiye'de hemen herkesin tanıdığı o efsane, Göztepe, bir üst lige çıkma başarısını gösterdi. Sarı- kırmızı efsane, 3. Lig Yükselme Grubundan 2. lige çıktı. Sevinçliyiz. Efsane geri geliyor.

Şu anda Perşembe'yi Cuma'ya bağlayan gecede saatler bir bir ilerliyor. Şafak yavaş yavaş atıyor. Fakat ben yatamıyorum, aşk yatırmıyor. Telaşlıyım, heyacanlıyım, yüreğim kıpır kıpır.

Çünkü, diğer iki evladımız Karşıyaka ve Altay bugün Bank Asya 1. Ligi Play-Off maçlarına çıkacaklar. Karşıyaka, Boluspor'la; Altay ise Kasımpaşa ile karşılaşacak.

Altay, üçüncü defa bu tecrübeyi yaşarken, Karşıyaka onbeş yıl sonra Süper Lig'e çıkma şansını yakalıyor.

Karşıyakamız, Türkiye'deki pek çok kulübün toplamından daha büyük bir kulüp. Müthiş bir taraftar grubu var. Atatürk'ün emriyle veya isteğiyle amblemine Türk bayrağı konulmuş bir kulübümüz. Büyük aşkımız İzmir'in hemen her alanda maruz kaldığı veya maruz bırakıldığı parasızlığı bu evladımız da iliklerine kadar yaşıyor. Buna rağmen onurlu mücadelesini veriyor.

Altayımız, diğer bir evladımız. O da çok büyük bir camia. O da ekonomik sıkıntıları iliklerine kadar yaşıyor. Aynı Karşıyaka gibi Büyük Önder Atatürk'ün ziyaret edip defterini imzaladığı bir kulübümüz. Kurucuları arasında Türkiye Cumhuriyeti Tarihinin büyük isimleri var. Mustafa Necati, Vasıf Çınar, Şükrü Saraçoğlu hemen ilk anda aklımıza gelenler. Hatta zorlasanız Celal Bayar'a kadar gider. Çünkü o da Altay'ın kurulmasında maddi destek sağlamıştır.

Bu iki kulübümüzün I. Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşındaki katkılarını anlatmaya ise buradaki yerimiz yetmez.

Bu evlatlarımız zaman içerisinde yine sportif mücadelenin içinde yer almışlardır. Kimi zaman başarılı olmuşlardır, kimi zaman başarısız olmuşlardır.

Özellikle Altay, pek çok haksızlığa maruz kalmıştır. Bu haksızlıklar sonucunda ligden düşmüş, Süper lige çıkması engellenmiş, resmen döve döve mağlup edilmiştir.

Bakmayın siz şimdi Sayın Erman Toroğlu'nun yazdıklarına. Altay'ın büyüklüğü böyle saçma sapan suçlamalarla gölgelenemez. Altay o kadar büyüktür ki, bu yazılar o koca çınarın gölgesinde kaybolur. Güneş balçıkla sıvanmaz. Altay'ın hiç kimseye kendini ispatlama ihtiyacı yoktur. Gerisi sadece boşlukta bir sadadır.

Saaatler hızla ilerliyor. Yatamıyorum, aşk yatırmıyor.

Bu iki evladımızdan birinin Turkcell Süper Ligi'ne çıkma ihtimali var. Büyük aşkımız İzmirimizin büyük bir eksikliği giderilebilecek mi?

Bu iki büyük kulübümüzden bir tanesi belki Süper Lig'e çıkacak. İnanın bu saatten sonra Altay veya Karşıyaka farketmez. İnsan evlatları arasında ayırım yapar mı? Hangisi çıkarsa kabulümüzdür.

Birazdan güneş doğacak. Yatamıyorum, aşk yatırmıyor. Bu aşkı yaşamayan bilmez. Bilmeyene de ben anlatamam. Bu aşkın adı İzmir'dir, İzmir. Her faniye nasip olmaz.