Gerçekten de yasalara göre hukukun üstünlüğü olan demokratik bir ülkede yaşıyordum. Ancak gün geçtikçe dünya değişti, Türkiye değişti, yasalar değişti ve herşey değişti. Bir 15 sene öncesinin Türkiye’ sine bugünün gözleriyle baktığımda birden öğrencilik sürem bitip de ilk para kazandığım sırada kendimi ne kadar zengin hissettiğim aklıma gelir. Aslında hiç de zengin olmamıştım. Sadece ilk maaşımı almış ve tamamen bana ait, sorgulamadan istediğim yere harcayabileceğim ilk parayı kazanmıştım. Yani demek istediğim aslında 15 sene öncesinin Türkiye’ si şimdiyle mukayese edildiğinde hiç de demokratik değildi; nasıl ki benim ilk maaşımı aldığımda zengin olmadığım gibi. Ancak ben öyle olduğuna inanıyordum; çünkü elimdeki bana yetiyordu.
Bunu bir kaç basit örnekle pekiştirmek isterim; hatırlar mısınız bilmem ama bundan 10 -15 sene önce gecenin bir yarısı evinize gelen resmi bir görevlinin içeriye girme hakkı gayet doğal karşılanırdı. Kötü birşey yapmadık ki kapımıza dayansınlar demeyin. Bu hak var mıydı, yok muydu? Onu düşünün. Sizin kapınıza gelmese de birilerinin kapısına gelebilirdi. Yani size göre demokratikti. Trafikte giderken arabanızı durduran polis eşinizi göstererek bu kadın kim diye sorma hakkına da sahipti. Hatırlayın... Bir başka örnek; zina işlemek resmi olarak bir suçtu. “Basılan” oteller televizyonlarda hiç bir kimlik gizlemeye gerek olmadan anahaber bültenlerinde yayınlanırdı. Şimdi bana tutup da “o zaman onlar da zina yapmasın” demeyin. Hani nerde kişilik hakları? Yoktu ki... Yani demokrasi size vardı, ama başkalarına yoktu. O başkaları bazen siz olsanız da...Diyeceksiniz ki şimdi çok demokratik bir ülke mi olduk. Tabi ki hayır. Ama eskisine göre mukayese edersek cevap kaçınılmaz evet olacaktır. Yetmese de... Şimdi birileri çıksa deseki; aynı yasalar tekrar yürürlüğe konsun. Gazeteleri, dergileri devlet eliyle yakalım. Televizyonları birer gün kapatalım. Kim ister? Demek ki demokrasi içine sindirilmeden anlaşılabilen bir olgu değildir. Demokrasi sizin için değil, herkes için olduğu sürece adı demokrasidir.