Cumhurbaşkanı darıldı mı?

Efsane Boksör Muhammed Ali’nin cenaze töreni için Amerika’ya giden Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın defin törenine katılmadan Türkiye’ye dönme kararı almış.

Bu erken dönme kararı ile ilgili olarak (hürriyetin haberine göre;

“Muhammed Ali'nin cenaze töreninde, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Kâbe örtüsünün bir parçasını tabutun üzerine koymak istediği, ancak örtünün “Biz sonra koyarız” cevabıyla alınmasını hoş karşılamadığı öne sürüldü.

Ayrıca Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ve Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'in Kuran-ı Kerim okuma isteğinin geri çevrildiği, Erdoğan'ın bu gelişmeler üzerine programını yarıda keserek dönme kararı aldığı ifade edildi.”

Burada benim ilgimi çeken şu oldu;

Bir organizasyonda; bu cenaze töreni dahi olsa, organizasyon dışı her kim olursa olsun hiçbir ilave etkinliğe izin verilmemesi. İlkeli olmaktır bu.

Dışişleri bizim bu isteklerimizle alakalı önceden nasıl bir talep iletti ya da iletti mi? Bizimkilerin bu isteğine önceden bir cevap verildi mi? Yoksa son anda sıralanan bize özgü bir isteğin mi geri çevrilişiydi bu bilemiyorum elbette. Gerçeği bilen bizim yetkililerimiz.

Oysa bu tören bizde olsa ve gelen lider Obama olsa ve Obama’nın da İncil’den bir sayfa okuma isteği ya da ne bileyim tabutun üzerine bir haç seremonisi isteği olsa, tahmin ediyorum tüm organizasyon alt üst edilir ve o istek yerine getirilirdi.

Çünkü bizde organizasyonların önemi yoktur. Önemli olan oraya gelen kişilerin kimliğidir. Önemli olsa, son yaşanan Şehit cenazelerindeki olumsuzluklar yaşanır mıydı?

Bir cenaze törenine devletin en üst düzey yöneticileri katılıyor, muhalefet partisi lideri, emniyet müdürleri, askerler, polisler… Ve günümüzdeki tüm hassasiyetler adeta görmezden gelinerek muhteşem bir güvenlik açığına imza atılıyor. Bir adam elini kolunu sallaya sallaya geliyor ve muhalefet liderinin önüne bir mermi atarak onu resmen ölümle tehdit ediyor. Güvenlik tedbirlerinin en üst düzeyde olması gereken bir yerde tüm bunlar yaşanabiliyorsa sıradan vatandaşların güvenlik sorununu varın siz düşünün.

Şehit cenazelerinin de üst düzey güvenlikli bir organizasyonla gerçekleştirilmesine dikkat edilmelidir. Bu olaydan sonra muhalefet kendi güvenliklerini kendilerinin sağlayacağını dillendirmeye başladı. Bunun ülkenin başına hiç hesapta olmayan belalar açacağının hesap edilmesi gerek. Güvenlik güçleri ülkede her bir vatandaşın güvenliğini sağlamakla mükelleftir. Bu görevini yerine getiremediğine dair oluşabilecek bir algı ülkemizi çok daha tehlikeli bir yöne doğru hızla çekecektir.

Şapkalarımızı önümüze koyup düşünme zamanıdır. Aksi halde yarın düşünmeye vakit bile bulamayacağımız bir ortamda kendimizi biçare halde bulabiliriz.

İktidar ve Muhalefet lütfen dikkat! 10 Haziran 2016