Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Kasım '06

 
Kategori
Ben Bildiriyorum
 

Deveye sormuşlar

Deveye "Boynun diye eğri?" diye sormuşlar. "Nerem doğru ki?" demiş. Bu söze nerede rastlasam güzelim Türkiye’mi hatırlarım. Evet, deve ve Türkiye.. Aralarında hiç bir bağlantı yok ama, ben kendimi nedense böyle bir dengesizliğin içinde bulurum.

Ara sıra "Böyle bir söz karşısında Türkiye’yi hatırlayışım pek de boşuna değil" diye düşünecek olurum. Bu düşünceyi hemen kafamın içinden kovarım. Ülkeme kıyacak adam değilim ben. Yeryüzündeki bütün develerin boynu kopsun, ama ülkeme laf gelmesin.

Bakınız çok önemsiz bir gazete haberi nasıl önemli hale geldi. Erzurum’da bir minibüs şoförü ters yola girmiş. Trafik Polisi de adamı yakalamış ve 49 ytl ceza yazmış. Minibüs şoförü bu polisin yüzüne ceza evrakını fırlatmış, "Geri zekalı koca kafalı adam" demiş.

Ben gazeteciyim. Bu haber küçük bir haber. Bu küçük haberi "büyük haber" haline ne getirir? Bakınız anlatayım. Ben bu haberi eşime anlattığımda sordu: "Minibüs şoförü niye öfkelenmiş?" dedi. "Polisin yazdığı 49 ytl cezayı az mı bulmuş?"

İşte haber şimdi büyüdü. Minibüsüyle trafikte ters yola giren şoföre sen 49 ytl ceza yazıyorsun, ey devletim. Şoför her ne kadar trafik kurallarına uyma alışkanlığı olmayan biri ama, yurtsever. Hem de yurtseverin şahı.

Siz hiç çarşıya pazara çıkmıyor musunuz? 49 ytl ceza nedir ki?

Japonya’dan az ötede Okinowa diye bir ada var. Papua Yeni Gine taraflarında. Bu adada geçmiş bir olay biliyorum. Adamın biri komşusunun anasına sövmüş. Bunun için yargıcın huzurundadır. Günlerce gitmiş, gelmiştir. Canı burnundadır. Beş lira cezaya çarptırılınca öfkeye kapılmıştır ve cebinden on beş lira çıkarıp yargıcın önüne bırakmıştır.

"Hakim bey şunun beş lirası cezam için.. Kalanı için de bu adamın bir daha anasını ve bu arada bir de senin ananı.." demiştir.

İnsanlarla alay mı ediyorsunuz? 49 ytl ceza olur mu? 490 ytl yaz.. Hatta 4 bin 900 ytl yaz. Cezayı görünce dudakları uçuklasın. Aklı fıttırsın, geri zekalının da devletin polisine karşı çıkmak gibi bir edepsizliğe yeltenemesin..

Şimdi busözlerimde beni haksız bulanlar olacaktır. Erzurum’un soğuğunu bilir misiniz? Yatakta donacaktım ben neredeyse? O havada benim "Özcan"ım sokakta görev üstlenecek. Görevi de kimse kimseyi yok yere ezmesin, öldürmesin üstüne olacak.

"Kara" soyadlı bir şey ona hakaret edecek. Niye? Adamın ters yola girmişliğini görmezden gelmedi diye. Peki, az ileride karşıdan gelen arabaya çarpıp sıkışsaydı o zaman ne diye bağıracaktı? "Polis yok ki, memlekette ne zamandır can çekişiyoruz, ilgilenen yok."

Bu madalyonun bir yüzünden görünüş. Bir de öteki yüz var. O da şu: Madem ki, ters yola girdiğimiz halde polise "Geri zekalı" diyebiliyoruz. O zaman biz kendi bankamızı soyarken bizi engelleyenler de pek akıllı insanlar değiller.

Ve bu örnekleri siz birbiri ardına getirin, isterseniz..

Ancak, her zaman söylerler ya.. "Türkiye’de hakimler var.." diye.. Şoför efendi on bir ay hapis cezasını bir güzel yedi.. Bu kez de infaz sistemi imdadına yetişti. Elbette cezaevine girmeyecek ve en kısa zamanda aynı yasak yola inadına yine girecek.

Bu ülkede hakimler var ama, hakimlerin soluğunu kesen infaz sistemi de var.

Ne yazık ki, sadece Gurbet’i icad edenler için "Gözü kör olsun" deniliyor.

 
Toplam blog
: 49
: 774
Kayıt tarihi
: 19.11.06
 
 

Ben uzun zamandır yazıyorum. Türkiye'den epey uzakta oturuyorum. Üç çocuğun babası ve pek çok çocuğu..