Doğu'dan Batı'ya yollanan 7 parti TIR'da ne var?

 

Çıkış noktası haklı bir gerekçeye dayanan ve Taksim'de çevre katliamına karşı bir duruş olan GEZİ malum çevrelerce iyi kullanılmıştı.

 

Ne ingilizler ne de onların AB içindeki köpekleri, ne emperyalistler ne siyonistler asla vazgeçmiş değiller. Şu an hala bir ümitle şartların kendi lehlerine gelişmesini umut etmekteler. Zira Erdoğan bırakın zayıflamayı bırakın Putin'in gücüne karşı Orta Doğu'da alternatif olmayı gücünü Ukrayna gibi Hinterland'ı Suriye gibi Baseland'ı sağlama almaya çalışan Putin'le birleştirmişti. Gezinin paralel polisleri işini güzel yapsa da planlar onların istediği gibi gitmedi. Deli Tayyip asla boyun eğmedi. İyikide eğmedi. Adnan Menderes'i bile büyük bir oy kitlesiyle destekleyen ama o zamanki büyük İngiliz Gücünün güdümündeki ordu'nun astığı Başbakan'ına sahip çıkmayan sağcı kesim RTE'e cidden sahip çıkarmıydı?

 

Amma bilinçli amma bilinçsiz RTE'nin 12 senelik Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı hayatındaki en önemli duruştur bu. Onun emperyalistlere meydan okuycağının sinyali olan FİDAN'ı savunması bu uğurda herşeyini feda etmesi az değildir. 

 

Bizlere tarih öğretilirken son padişahın vatanı satıp gittiği anlatılırdı. Topkapı müzesini gördüğümde hayretler içinde bize anlatılanın ne büyük yalan olduğunu görmüştüm. 

"Bu padişah vatanı satmışta buradaki hazineleri neden yanında götürmemişki? En azında kaşıkçı elmasını?" diye düşünmüştüm.

 

Aynı durum RTE içinde geçerliydi, Abdülhamit'e ve son padişaha yapılan bunlardan daha önce bilekleri kesilerek öldürülen Abdülaziz canlarıyla ödemişti ülkeleri için bişey yapmanın bedelini. Sonrasında Menderes en son kurbandı. Tabiki Batı'nın gizlice öldürdüğü Yazıcıoğlu, Kahveci, Özal, Bitlis, Atatürk daha önce Fatih hariç.

 

Londra, Berlin, Houston merkezli ve destekli "Birinci Gezi ayaklanması" başarılı olamadı. Sonra yeniden çabalandı olmadı. Batı'da bu işi sürdürmek isteyen insan sayısı fazla değildi. Şimdi ise 7 haziran seçimleri Gezi Ayaklanmasına yakın olduğu için özellikle HDP barajı geçemezse büyük bir GEZİ planlaması yapılmakta. Doğu Anadolu'da Kürt illerinde yaşayan vicdan, sorumluluk, ahlak ve adalet sahibi ırkçı olmayan Kürt Gençlerden bazıları bana olan bitene üzüldüklerini durduramadıklarını, durma üzüldüklerini söylemekteler. Jön Kürtler konusunu yıllar önce açmıştım ama ciddiye alan çok az. Onlar artık PKK veya KCK'yi bile dinlemek istemiyorlar, ne strateji, ne siyaset onları durduramıyor. Kolayca İngilizlerin oyununa gelebilecek durumdalar. Tıpkı Maraşta, Çorum'da, Dersim'de kıyımdan geçen Alevi gençlerinin kartopu olmuş öfkelerinin DHKP-C 'de toplanması yada toplanılmaya çalışılması gibi.

 

Yeni Gezi ayaklanmasının staratejik planları aylar öncesinden yapıldı. 4-5 ay önce yavaş yavaş dikkat çekmemek üzere GEZİ için lojistik destek sağlayan tırlar Doğu Anadolu'dan Batı'ya İstanbul'a taşındı. Son parti Tırlar bugün sabah 9 ve öğleden sonra saat 16'da İstanbul'a yollanmış. 

 

Bu sinsi çalışma başarıya ulaşır mı?

 

Şayet sevkiyatın içinde sadece maskeler, poşular, molotoflar, havai fişekleri, sapanlar, coplar vb alışıldık malzemeler varsa bunlarla hiç birşey yapamazlar. Ancak bir delilik yaparda terörün derinleşmesini sağlayacak olan keleşler, bombalar, sukast silahları vb silahlar varsa bu seferde bu konu Hükümet boyutunu aşar ve Ülke Güvenliği ve Devlet'in savunma mekanizmasını çalıştırır. Siyasal olarak bişey elde edemezler ama Avro, Dolar ve Faiz'in yüksek tutulmasını, Türiye'nin ekonomik ve siyasal olarak güçlenmesini yavaşlatmasını sağlayacaktır. İlk Gezi'de 95 binden aşağı düşen Borsa nasıl eskisi gb toparlanamadıysa elbette yine düşerse birileri süper kar ederken birileri korkunç para kaybedecek, bunun siyasetete bir darbe olmadığını söylemek elbette safdillilik olur.

 

Bizler vatandaşlar olarak Demokratik Cumhuriyet Devletini AHLAK ve ADALET'i koruduğu sürece Paralel Devlette, Britanya Şeytanına ve onun alt kolları siyonistlere, Anglo Amerikan sömürüye karşı korumak ve kollamak durumundayız. Atatürk Türkiye Cumhuryeti'ni kurarkan ne büyük tavizler vermek zorunda kaldı, O İngilizler bize Lozan'da öyle antlaşma imzalattıki, Ezanın Türkçe olmasından tutunda Hafta Tatilimizin ne olacağına, Alfabemizin ne olacağından tutunda Petrolümüzü bile tıpkı Cumhurbaşkanımızı İngilizlerden izinsiz seçemeyişimiz gibi neler neler.

 

Ama artık YETERRRR....

 

O kendini Cumhuriyetin bekçisi sanan ilerici olduğunu düşünen dogmatiklerle Cumhuriyet düşüncesini İslam düşmanlığı sanan ve Medineyi değilde Osmanlıyı esas alan, Kabeye değilde Fatihin Türbesin Kıble yapan geleneksel Müşriklerde akıllarını başına almalılar.

 

Bu seçimler sadece Türkiye için değil. Bosna, Suriye, Irak, Kuzey Irak, Gürcistan, Orta Asya, Rusya, Şangay Beşlisi için çok önemli. Bunların neresi olduğunu bilmeyen veya ilgilenmeyen yürüyemeyen silik kişilikli ezik adamlara sakın oy vermeyin.

 

En derin saygılarımla....