Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Aralık '08

 
Kategori
Güncel
 

Ermeni tehciri ve özür...

Ermeni tehciri ve özür...
 

Meclis Genel Kurulu- Tartışma kavgaya dönüşüyor.


BEKLENEN OLDU... Ermeni Tehcir olayı nedeniyle açılan "Özür Kampanyası", gizli amacına ulştı. DTP Siirt Milletvekili Osman Özçelik bugünkü (22 Aralık 2008) bütçe görüşmeleri sırasında yaptığı konuşmada, 1915 Ermeni iddialarına destek verdi... "Masum Ermeniler ne yazık öldürüldü" dedi ve Ermenilerden özür diledi... Meclis gerildi... AKP'li milletvekilleri DTP'lilerin üzerine yürüdü.

Meclis Başkanı, "İftira edip başkalarından alkış beklemek doğru değildir" dedi.(Medya'dan)


ÖZÜR DİLEMEK YETMEZ... OLDU OLACAK, iSTANBUL'UN YEDİ TEPESİNDEN BİRİNİN EN GÖRÜNÜR YERİNE ERMENİLERDEN ÖZÜR DİLEMEK İÇİN BİR DE "ÖZÜR ANITI" DİKELİM OLSUN BİTSİN...

Daha önce, bu konuda bir blog yazdığım için, orada yazdıklarımı tekrarlamayacağım. Bu bloğumda, konuyla ilintili olarak yakın geçmişteki "Ermeni Tedhiş Olayları"nı hatırlatmaya çalışacağım.

1975 YILINDA BAŞLAYAN SIRALİ ERMENİ TEDHİŞ OLAYLARI...

1975 Ekim ayında, Türkiye'nin Paris Büyükelçisi, meslekdaşı Viyana Büyükelçisi'nin katledilişinin hemen ardından-48 saat sonra- arabasında öldürüldü. Bunu hepimiz biliyoruz.

Ve bu peşpeşe iki katliamdan sonra, elçilik görevlilerimize yönelik saldırılar devam etmiş ve otuzu aşkın elçilik görevlimiz hayatlarını kaybetmiştir.

Bu sıralı katliamların amacı neydi?

Herkesin gözü önünde, suçsuz insanlara yönelik bu kanlı katliamlar, Ermenilerin, kendilerine göre adaleti yerine getirme tarzı mıydı acaba? Ermeni katliamcıların, kendilerini göstermek zorunda oldukları bir adalet anlayışı mı vardı? Madem ki, kendileri tarihin en büyük insan kıyımına uğramışlardı, öyleyse adam öldürmek ve kan akıtmak, onların adalet anlayışının bir gereğiydi herhalde.

Bu katliamlarla kendilerini, öncelikle Fransız kamuoyuna kabul ettiren Ermeniler, sonunda amaçlarına ulaştılar ve Fransızları, Ermenilerin en yoğun yaşadığı Alfortville'de, Türklere karşı olan ve sonsuza dek sürecek kinlerinin ifadesi olan bir "Kin Anıtı"nın dikilmesi konusunda ikna ettiler. Böylece, bu anıt, Türkler tarafından öldürülmekten korkan Ermenilerin, korunmak için uluslararası topluluklara ve dünya kamuoyuna sığınma gerekçelerinin bir simgesi olacaktı; öyle de oldu.

Tarfsız gözlemciler Ermenilerin bu tavrından kuşkulanıyor:

Çok korkunç şeylerden söz edilmekte, kaynakları her zaman kuşkulu olan çok fazla fotoğraf yayımlanmakta ve bu fotoğraflara da giderek dramatik öyküler eklenmektedir. Öyle ki, tarafsız bir gözlemci bu hafif şırıngalamaların arkasında açıklanmayan bir amacın olduğundan kuşkulanmaktadırlar.

Bu konuda yazdığım ilk bloğumda da belirttiğim gibi, kendisinden alıntı yaptığım kitabın Fransız yazarı(aynı zamanda avukat), kitabını yazarken İstanbul'a yaptığı bir ziyarette izlenimlerini şöyle anlatmaktadır:

"İstanbul'a giderek tüm kentte oturan Ermeni toplumunu ziyaret ettik ve onların yüzlerindeki ifadeyi inceledik. Hiçbir yerde, Türklerle sürekli olarak birlikte yaşayan Ermenilerde hiçbir korku duygusuna rastlamadık. Pazar yerlerinde, limanda bulunan filan lokantada, iki toplum arasındaki bağlılık tamdır ve burada, Paris'te göç etmiş toplumlar arasındakinden çok daha içtenlikli ve sempatiye dayanan ilişkiler vardır. Dahası bu Ermeniler, kendi aralarında bile Türkçe konuşmaktadırlar."

Şimdi sorulması gereken iki soru var:

1.1975 ve sonrası elçilik görevlilerimizi hedef alan Ermeni katliamları için:

Katliamların başladığı 1975 yılına göre söylüyorum, 60 yıl önce meydana gelen ve tümüyle unutulmuş olan olaylara sözüm ona karşılık olarak uygulanan bir suikast serisinin birdenbire ortaya çıkışı nasıl açıklanabilir?

2. Özür kampanyasını açanlar için:

Ermenistan ile Türkiye arasındaki siyasi ilişkilerin yumuşamaya başladığı bir dönemde açılan bu "özür kampanyası"nın da aynen 1975 katliamları sonrası durumu yaratabileceğini hiç mi düşünülmüyor?

İşte, beklenen oldu ve yukarıda açıkladığım bugünün en güncel haberi, bunun ilk işaretini verdi. DTP Siirt Milletvekili ve diğer DTP'liler, bu özür kampanyasının birgün kendilerine de lazım olacağını düşünerek Ermeni iddialarının arkasında yer aldılar.

cdenizkent


_________________ :

Bu konudaki ilk bloğum; Ermeni Tehcir Olayı ve Özür, 15-12-2008, Blog No= 148758

 
Toplam blog
: 979
: 1425
Kayıt tarihi
: 11.12.07
 
 

İstanbul doğumluyum. İlk, orta ve lise öğrenimi İstanbul'da tamamladım. İstanbul Üniversitesi'nde..