Eski Bayramlar

Bayram haftasına girince ,

hatırladım, ailemi, çocukluğumu, 

Eski Bayramlardaki mutluluğumu.

At üzerinde  bağırışarak dönen çocuklar,

cıncıraklarda sallanan abiler ablalar.

Koştukça bayram yerinde şıngırdardı şilinler, kuruşlar.

AH! NEREDE O, ESKİ BAYRAMLAR.

Elmalı şekerler, toz leblebiler,pamuk şekerler, çörekler ve rengarenk balonlar,

Ne güzeldi, o eski Bayramlar.

Sıra, sıra dizilmiş, oyuncak ve biblo dolu arabacıklar,

adını şans oyunu koymuşlar,

aldığınız kartlardaki sayılara, rastgelmezse, koşan bilyeler,

atarsın kartları, küsersin şansızlığına,

ADINA BİRAZ KUMAR DERLER.

Eski Bayramlar bunlar, Yaz ise, tozun, toprağın içinde,

Kış ise de azacık çamurda.

En ÖNEMLİSİ, Bayramdan önce, yastık altında saklanan pabuçlar,

BAYRAMDAN SONRA, YA GEZMELİK, YA DA OKULLUK OLACAKLAR.

Öyle atmak yok, çünkü Bayramdan, Bayrama, ve de okulların açılışında  alınır,

YENİ PABUÇLAR,

bir çift de beyaz, cimnastik dersinde kullanılacak,

yarı bez, yarı lastikten olanlar.

KIBRIS ŞİVESİYLE YAZDIM,

SAKIN KIZMASIN, KIDEMLİ M.BLOG YAZARLAR.

SİZE SAYGIM SONSUZ, ÜSTADLAR.

NEREDE, O ESKİ BAYRAMLAR,

analar, babalar ,dedeler ,dayılar, neneler, halalar ,

yengeler, amcalar.

 Bir, bir göçtüler, kalmadı, el öpecek yakınlar.

 Bu BAYRAMDA , yoklar.

NUR İÇİNDE YATSINLAR.

TÜM ARKADAŞLARA, AKRABALARA,

HUZUR DOLU BAYRAMLAR.