Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Ocak '09

 
Kategori
Sinema
 

Eylül Fırtınası - Bir Atıf Yılmaz Filmi

Eylül Fırtınası - Bir Atıf Yılmaz Filmi
 

http://www.sinematurk.com/images/film/1078_2.jpg


Son günlerde devletin resmi televizyonu TRT' deki açılımları hayretle izliyorum, hoşuma gidiyor bu değişimler. Altından bir Çapanoğlu çıkar mı, bilemem.

Bu sabah kahvaltıdan sonra bir ara "Günbegün" programını izlerken denk geldi. Ekranda sunucu Sabiha Akdemir, Onur Şan'ın bağlaması eşliğinde şiir okuyordu, fonda "Yeşil Başlı Gövel Ördek" ezgisi ve o benim en çok etkilendiğim şiir:

 "Aşk İçin Prelüdler"

"Sevdalar vardır derin kuyularda,
eski sarnıçlarda yaşar.
Gün görmüş, acılar bilmiştir
Direnir.
Kim bilir kaç işgal geçirmiştir
Yurdum gibi...


Behçet Aysan, Madımak'ta yakılan aydınlarımızdan...
****

Şiirin buraya kadar olan bölümünü okudu sunucu, aslında daha uzun. Reklam zamanıydı, ara verdiler. O anda filmin tanıtımı geldi ekrana.

Aman tanrım, o da ne, gözlerime inanamadım!

Son dönemlerin sosyal içerikli en güzel filmlerinden biri, Atıf Yılmaz imzalı Eylül Fırtınası akşam 19.30 da TRT 1 ekranlarında...

Çekildiği yıllarda (1999 yapımı) ses getirmeyen bir film, başrol oyuncusu Zara henüz bugünkü kadar tanınmış değildi. Tarık Akan da baba rolünde olduğu için izleyicide merak uyandırmamıştı sanırım. Hem o yılların gündeminde başka konular vardı.

Şimdi 12 Eylül sorgulanmaya başlanınca TRT de arşivleri karıştırdı anlaşılan.


Film konu itibarıyla Çağan Irmak'ın  "Babam ve Oğlum" ile çok benzeşiyor. Eylül Fırtınası'nı birkaç defa dikkatle izlediğimden olacak ki, Babam ve Oğlum'u çok beğenmemiştim. Hatta sinemadan çıkan herkesin gözyaşlarına boğulduğu bir filmi beğenmediğimi söylediğimde herkes şaşırmıştı bana.

Yine o yıllarda Nuri Bilge Ceylan'ın " Mayıs Sıkıntısı" filmi festivallerde boy gösterirken ve ödüller alırken, Hülya Avşar'lı " Salkım Hanım'ın Taneleri" gişe rekorları kırarken, Eylül Fırtınası biraz gölgede kalmıştı.

****
Filmin konusu 12 Eylül döneminde yaşanan bilindik olaylar, onu etkileyici kılan ise babası kayıp, annesi gözaltında olan küçük bir çocuğun gözünden olayların yansıtılması. Küçük Metin rolündeki Kutay Özcan da çok başarılıydı. Filmde başrolde o zamanlar müzik piyasasında henüz yeni tanıdığımız Zara var. İlk duyduğumda ne alaka, demiştim ama filmi izleyince gerçekten başarılı bulmuştum.

Ha, daha iyi yorumlayan sanatçı olabilir miydi? Yok, aklıma başka biri gelmiyor, belki Meltem Cumbul.

Filmin konusu, işlenişi ve oyuncuları kadar, Bozcaada'nın güzelliği de çok çok etkilemişti beni. Üzüm bağları, teneke kutularda sardunya çiçekleriyle dolu pencereleri, komşuluk ilişkileri, neşeli kadınların kahkahalarının yükseldiği ya da üzüntülerin gizlendiği tipik taş evleri de filme ayrı bir güzellik katıyor.

******

Tanıtım:

"Eylül Fırtınası", bir çocuğun gözünden (Metin-"Kutay Özcan") 12 Eylül dönemini anlatıyor. Metin'in annesi Ayten, siyasi nedenlerle gözaltına alınmıştır. Polislerin amacı, aslında bir süredir kaçak olan ve sol bir örgüt içinde önemli bir yere sahip olan Metin'in babasının yerini öğrenmektir. Ayten, gözaltındayken Metin de şubeye getirilir (Bu, polislerin bilinçli bir tercihidir. Amaçları, Metin'i kullanarak Ayten'i konuşturmaktır). Metin annesiyle birlikte bir gece geçirir. Ertesi gün Bozcaada'da yaşayan dedesi Hüseyin Efe, Metin'i almak üzere gelecektir. Bu olayı polisler, "Eğer konuşursan oğlunla birlikte buradan çıkıp gidersin yoksa o gittikten sonra yeniden işkenceye başlarız" diye kullanmaya çalışırlar ama Ayten kararlıdır, konuşmayacaktır. Metin kendi küçük dünyası içinde annesinin neden bu kadar perişan durumda olduğu sorusuna cevaplar bulmaya çalışır. Ama tüm bunları bir açıklamaya kavuşturmak onun için imkansızdır. Ayten ise Metin'in durumu mümkün olduğunca zararsız yaşayabilmesi için elinden geleni yapar.

 

 

Not:  100 dakikalık bir film, (kesilen bölümler olmazsa)


Akşam 19.30'da TRT1'de. Vaktiniz olursa kaçırmayın, derim. 


Kaçırırsanız da üzülmeyin, CD'si var marketlerde.

İyi seyirler!

 
Toplam blog
: 480
: 2046
Kayıt tarihi
: 27.03.07
 
 

Üstkimliği ile insan, altkimliği yeterince kalabalık birisi; Eş, anne, öğretmen emeklisi. Doğa, H..