- Kategori
- Gündelik Yaşam
Gariban köylü
Büyük bir mağazada iki kişinin karşılıklı oturup konuştuklarını görmüş gariban köylü. İçerde bir masa ve üç dört koltuktan başka bir şey görünmüyormuş. Merak etmiş ve içeri girmiş:
- Selamünaleyküm ağalar!
- Aleykümselam hemşerim ne istiyorsun?
- Merak ettim acaba burada ne satıyorsunuz?
Köylü ile dalga geçmek isteyen emlak komisyoncusu sırıtarak cevap vermiş:
- Eşek satıyoruz.
Köylü de adamların yapmak istediğini anlamış, taşı gediğine yerleştirmiş:
- Sadece ikiniz misiniz, yoksa daha var mı?
Ben fıkralarda bir ironi varsa ancak tebessüm edebiliyorum. Gülmek benim için o kadar da kolay olmuyor açıkçası. Hele ki bu son günlerde yaşadığım sağlık hizmetlerindeki laçkalık resmen bu dünyada kendimi “ gariban “ hissetmeme neden oldu. Şükürler olsun biliyorum ki bu dünya kimseye kalmıyor. Onun bir tek baki kalan sahibi var, o da Tanrı. Ben “laf sokmak “ tan da uzak durmak adına kızgınlığımı kusmadım. Fakat gerekli mercilere şikâyetlerimi yapıp gerisini Tanrı’ ya bıraktım. Bir de en azından “ aptal” yerine konulmanın kızgınlığını sizlerle paylaşayım istedim üstü kapalı da olsa. Çünkü yine benim inancıma göre; dertlerimiz paylaştıkça azalır, sevinçlerimiz paylaştıkça çoğalır. Teşekkürler…