Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Mart '08

 
Kategori
Güncel
 

Gelmeyen bahar

GELMEYEN YA DA GELEMEYEN BAHAR...!

Günler ağır ...

Günler ölüm haberleriyle geliyor ;

Yok ettik en güzel günlerimizi kendi ellerimizle.

Ve bundan dolayı unuttuk affetmeyi......!

Dağlara karlar yağmış, her yer kar altında. Güneş yine bulutların arkasına gizlenmiş; umutlarımızın arkasına saklanmış düşlerimiz gibi.

Ne zaman bahar gelecek? Karlar eriyip yerleri yurtları sel alacağı günleri özledik.. Oysa çığ altında kalan yaşamın güçlükleriyle başa çıkmak, yeni bir yaşamla başa çıkmaktan daha mı kolay? Ne derseniz deyin bu kış-kıyamette ölmek zor. İnsanların içi sızlamıyor. Her gün ağlayan anaların çığlıkları kalbimizin en kuytu köşelerinde onulmaz yaralar açmıyor mu? Birilerinin kalplerine karlar mı yağmış ne ..?... Rakamlara dönüşmüş şehit ve öldürülen PKK’li sayısını trafik kazasında kaybedilen insanların sayısı gibi anlatmak ya da çığ altında kalan birkaç köylüden bahsedercesine anlatmak mı...! Üşümüş kalpler de deep-freez etkisiyle oluşan “bana ne ateş düştüğü yeri yakar” umursamazlığı. Barışın üstünü kaplayan kardan olsa gerek ufukta barışa ilişkin hiçbir söylem yok. Ne zaman barış gelecek bileniniz var mı?

Bu hengamenin içinde bir yandan üniversitelerde ”Türban” meselesini, diğer yandan “Sosyal güvenlik” yasasını öte yandan “Milletvekillerine sağlık kıyağı” gibi yasaları alelacele geçirmenin peşindeler.

Söylesenize bana ne zaman gelecek bahar; çiçekler ne zaman açacak? Ya kuşlar ne zaman cıvıl-cıvıl ötecek, hiç güneş o parlak yüzünü göstermeyecek mi?

Tuzla tersanesinde her gün ölen işçinin güvenliğin ne zaman “Sosyal Güvenlik Bakanından” sorulacak, acaba boşuna mı bekleyeceğiz o günleri? Artık insanlar mı değişti, bu insanlar, o insanlar değil mi?

Acaba küresel ısınma iklimleri değiştirirken insanları da mı değiştirdi.

Kardeşliğin yerini kin-nefret mi aldı. Dostluğun yerini ırkçılık-Şeriatçılık mı aldı. Hemen her şeyin üzerine kar yağdı da bahar onun için mi gelmiyor. Biz kardeşliğin –dostluğun –barışın çiçeklerinin açtığını ne zaman göreceğiz.

Baharın önünü kim tıkadı, hangi gerekçeyle güneşimizi kapadılar.

Ergenekonlar mı? Şeriat özlemcileri mi? Yoksa Ülkedeki kardeş kavgasından medet umanlar mı? Yok -yok belki de bu ülkenin haritasını yeniden çizmek isteyenler ve onlardan medet umanlardır.

Her kimse bilsinler ki bu ülkede mutlak bir gün bahar gelecek dostluğun ve kardeşliğin simgesi olan o güzelim çiçekler açacak ve bu ülkenin bütün çocukları el ele tutuşup baharın ve kardeşliğin türküsünü söyleyecekler.

Elbet o baharın yakıcı güneşi birilerinin kalbindeki karları eritecek kendi ettiklerinden utanacak buz tutmuş beyinlerinden üşüyüp titreyeceklerdir.

Bu ülkede savaştan yana olmamak, kardeş kavgasına karşı olmak neden yüksek sesle söylenemez. Neden insanımız günlük dertlerinin içerisinde boğulup giderken yok olan canları ateş düşen aileleri hiç düşünmez. Kim bize bunca kini nefreti belletti. Kim bizim geleceğimizi kararttı. Kim bizim güneşimizin önüne kara bulutları yığdı. kim ...kim ..?

Hadi bahar gel erit içimizdeki buzları güneş dolsun yüreğimize ....!

 
Toplam blog
: 45
: 1344
Kayıt tarihi
: 04.11.06
 
 

Düşünmeyi ve yazmayı çok severim. Yaşama ilişkin çelişkileri görmekte ısrarlıyımdır. Muhalif olmaya ..