Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Mayıs '10

 
Kategori
Futbol
 

Gökhan Ünal neden alındı, Burak Yılmaz niye verildi?.

Gökhan Ünal neden alındı, Burak Yılmaz niye verildi?.
 

GÖKHAN ÜNAL


Fenerbahçe’nin avucunun içinden, bir türlü yapmayı beceremediği son vuruşlar nedeniyle kaçırdığı şampiyonluğun artçı sarsıntıları, belirsizlikler arasında devam ediyor.

Şimdilik maddi kayıplar ortaya çıkıyor. Borsada, şampiyonluk halinde 100 lirayı geçmesi beklenen hisse senedi, 51-52 liralara kadar geriledi. Şampiyonlar ligine 2. sıradan girip, 2 eleme maçı oynamanın akibeti de meçhul. buradaki kayıp da en az 30 milyon.

Fenerbahçe kazandıkça, onunla birlikte kazanan medya sektörü var.

Fenerbahçe’nin şampiyonluğu ile büyük tiraj ve reyting patlaması yaşayacak olan medya şimdi suskun. Bir çok sektör yasta.

Bir türlü bitmeyen kendini bitmez kişilerin!. hatası bu kez kulübe çok pahalıya malolacak. Yeni sezonda 3 maç saha kapama veya seyircisiz oynamadan bahsediliyor.

Başkanın durumu belirsiz. Daha önce planlanan, görüşülen transferlerin geleceği de meçhul.

Fenerbahçe zor günlerden geçiyor.. İnşallah herkes, her şeyden artık bir ders çıkarır. Yakında başlayacak olan Dünya Kupası Şampiyonası heyecanı, gündemi değiştirecek, bu travmayı geçiştirecektir. Fenerbahçe büyük kulüptür. Bu kazadan en az hasarla çıkmasını bilecektir.

Geçmişe dönüp bakmanın, hatalardan ders almaktan başka bir faydası yok. 2 kupayı kulpundan yakalamışken, hiç birini kazanamamak düşündürüyor yine de..

Başarıda ve başarısızlıkta ortası olmayan, uçlarda bir takım izledik sezon boyunca. Lige 8 maç üst üste kazanarak başlayan bir takımın, daha sonra üst üste sekiz maçta galip gelemesi kadar, ligin sondan bir hafta öncesine kadar üst üste 10 maç kazanması da ilginç değil mi?.

Bu takım ligde herkesi en az 1 defa yenen tek takım üstelik.

Bugüne kadar neredeyse 5 yıldan beri hiçbir finali kazanamamış Daum çıkıyor ön plana.

Ne yazık ki, son maça kadar ve her şeye rağmen takımını buraya kadar taşıyan deneyimli hoca, bu finalleri kazanamamakla, kariyerine altın bir sayfa eklemek üzereyken, ülkenin en başarısız hocası durumuna düşüyor, muhtemelen de Türkiye’deki meslek hayatı burada sona eriyordu.

Hatırlayın. UEFA kupasında da Lille gibi bir takıma, Fenerbahçe maçın sonunda yediği bir golle elenmiş, İngiltere’nin sıradan takımı Fulham’ın finalini oynadığı bir kupaya 2. turda veda etmişti.

Bursaspor maçında da 2-0 dan son 3 dakikada 2 gol yiyerek 3-2 mağlup olmuştu.

Demek ki Fenerbahçe’nin başarısında ve başarısızlığında çok ince ayrıntılar gizliydi. Daum, bu ince ayrıntıları ayarlayabildiği zaman takım haftalar boyu kazanıyor, hatta gol dahi yemiyordu ama ayrıntılar atlandığı zaman finaller ve final gibi dakikalar heba edilebiliyordu.

Pamuk ipliğine bağlı maçlar oynandı hep.

Fenerbahçe’nin Trabzon maçı öncesinde NTV de soruyordu Rıdvan Dilmen’e. Bu takıma ne oldu hocam gol bile yemiyor?. Rıdvan Dilmen , ‘’Aziz Yıldırım’ın fırçası değdi’’ diye esprili ama doğru bir cevap veriyordu. Bir Teknik Direktör tarafından yapılması gereken ince ayarların bir başkan fırçası ile yapılması ne kadar yanlış ise, o kadar da mecburi bir durum çıkarıyordu ortaya. Demek ki bu takımın gücü vardı..

95 dakika rakip ceza sahasında oynana ve atılacak bir golün takımın kaderini değiştirecği bir maçta Türkiye’nin kafa hakimiyeti olan en iyi santraforu Gökhan Ünal’ı neden son 5 dakikaya kadar beklettiler anlaşılamadı. Alex’in kullandığı 15 kornere kafa atabilecek oyuncu ya Bilica, ya Lugano mu olmalıydı sadece?..

Gökhan Ünal, neden Trabzonspor’dan alındı, Burak Yılmaz neden Trabzonspor’a verildi?.

Üstelik Semih varken?.

Daha öncesi, Burak Yılmaz neden Manisaspor’dan tam Trabzonspor almak üzereyken, ellerinden alındı ve neden doğru dürüst oynatılmadı?. Özellikleri bilinen bir oyuncuydu, sorunu neydi?... Üstelik oyuncu eksikliği hissedilen, ihtiyaç duyulan bir bölgenin oyuncusuydu.

Gökhan Ünal, Burak Yılmaz ile takas edilirken, üstüne de artı para verilmişti.

Takdir-i ilahiye bakın ki, yanlışlık döndü dolaştı, bir rakip oyuncunun orta yapayım diye vurduğu top ile karşılığının bir türlü verilemediği bir gol olarak Volkan’ın bakışları arasında, üstünde ağlara gidiverdi. En acısı da bu oyuncunun Burak Yılmaz olmasıydı.

Gökhan Ünal, ihtiyaç duyulduğu halde, eski takımına karşı göre göre oynatılmadı,

Burak Yılmaz oynatıldı, eski takımını yıktı.

Fenerbahçe’nin transfer politikası, daha güçlü bir takım yaratmayı engellediği gibi bir izlenim veriyor ve bu nedenle, yeniden gözden geçirilmesi gereken en büyük sorun olarak karşımıza çıkıyor.

 
Toplam blog
: 465
: 918
Kayıt tarihi
: 15.01.09
 
 

İstanbul doğumluyum.. İstanbul'un  tramvaylı döneminden bu şehirde yaşıyorum. Gençlik yıllarında ..