Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Temmuz '11

 
Kategori
Deneme
 

Hayatı vakit geçirmek için yaşayanlar

Hayatı vakit geçirmek için yaşayanlar
 

Al işte sana hayatı öylesine yaşayan 1 model ister hakver kalsın ister yol ver gitsin sen bilirsin


Özellikle doğulu toplumlarda ve malesef ki, bizim toplumumuzda da, bol miktarda bulunur bunlardan... Kimlerden mi güzel okuyucum? Tabi ki, hayatı vakit geçirmek için yaşayanlardan... 

- Hayatı vakit geçirmek için yaşayanların hiçbir net hedefi, varoluşsal duruşu yoktur hayata karşı. Yaşamlarına anlam katan misyon, ya da vizyon da edinmezler kendilerine göre... 

- Hep kararsızlıklarla, hem gel gitlerle donatılmıştır hayatları... 

- Hiçbir tavır ve duruşu da sahiplenmez, o duruşu ve tavrı gösterenleri de fazlaca önemsemezler! 

- İlke ve prensiplerini önemseyen, idealist insanlar olmadıkları gibi, daha çok, günü kurtarmaya odaklanmış, pragmatik, süreci önemsemeyen, sadece sonuç odaklı tiplerdir; hayatını vakit geçirmek için yaşayanlar... Sebep - sonuç ilişkisi içinde bakmak da hayata, fazlasıyla karmaşık ve lüzümsuz bir detay gibi gelir onlara... 

- Asla bir hedefe kilitlenen, o hedefe ulaşmayı olmazsa olmazı sayanları anlama, anlamlandırma gibi bir kaygıları yoktur! onların. 

- Yemek yerken de, yolda yürürken de, en sıcak buldukları dost sohbetlerinde bile; öylesinedirler! 

- Hırsları, ihtirasları, tutkuları sıfıra yakın olup, kavga ederken de, sevişirken de aynı rutin, aynı monoton, aynı alışılmış tavrı sergilerler! 

- Farkındalık, fark yaratmak, kendin olmak gibi saçma sapan! değerlere de zerre eyvallahları yoktur bu takımdan olanların!... 

- Siyasi bir duruş, felsefi bir yaklaşım, maneviyatı çok güçlü olup da, çok derin bir iman, çok derin bir içsel bütünlük de bulamazsınız bu zevatta!... Hiç aramayın boşuna. Çünkü boşunadır yorgunluğunuz... 

- Toplumda orta zekalı diye tabir edebileceğim vasatçı, her işi oluruna bırakan, hiçbir sürece ve duruma direk müdahale edemezler, tavır koyamazlar, insiyatif de kullanamazlar. Öylesine odun gibi yaşayıp dururlar! 

- Fazlasıyla edilgen olup, yapılanlara homurdanmaktan başka hiçbir yaşamsal önemleri ve de değerleri yoktur hayatta. 

Bu tiplerin, kafanızda daha iyi oturması için, bloğumuzdan örnek vermem gerekirse mesela şöyle tarif edebilirim onları size: 

- Çok uzun süredir bloğumuzda olup, mesela 5 yıl diyelim, yılda 20 blog bile üretememişlerdir. 5 yılda toplasan, 100 blog yazamayanlar, her gün onlarca bloğa yorum, mesaj yağdırıp,  

- Iııı! Olmamış! Beğenmedim! Sen bu işi bilmiyorsun. gibi son derece yaratıcı! ve yapıcı! bir görevi kendilerine farz edinip,  

- Hadi benim yazdığım olmamış, peki senin önerin ne? diye sorduğunuzdaysa, köşe bucak kaçacak yer ararlar! 

- Kendileri, keyifleri gelsin de yazı yazsınlar diye, yılda 15 - 20 sefer bile zorlamazken kendilerini, iradelerini; her gün yeni bir şeyler yazmaya, üretmeye çalışanlara, kendi sinsi köşelerinden saldırırlar da saldırırlar... 

Neyse, bloğumuzu şimdilik bir kenara bırakıyorum. O konuda yazacak, söyleyecek, daha çok sözüm ve tespitim var nasıl olsa... Yeri geldikçe hepsini tek tek paylaşırım. 

- Hayatı vakit geçirmek için yaşayanlar, ne ben olmaya cesaret edebilir; ne de biz olacak özveriyi gösterebilirler. 

- Çünkü ne ben olacak kadar cesur, ne biz olacak kadar fedakar ruhludurlar. Çünkü onlar her zaman orta yolcu takılır, ne etliye, ne sütlüye karışır, ne şişi ne de kebabı yakarlar! Ne yardan geçerler, ne serden... 

Varlıkla yokluk arasında gidip, gidip gelirler... Bildikleri tek şey, zamanı ahmakça boşa geçirmektir. Hayatta hiçbir şeyin de onlar için pek bi önemi yoktur. E, tabi, onların da hayat için, yaşamın hakkını verenler için, zerre kıymet-i harbiyesi yoktur! 

Çünkü hepimizin de bildiği gibi, şu hayatta, herkes kendi değerini kendi yaratır. 

 
Toplam blog
: 1349
: 1777
Kayıt tarihi
: 30.01.11
 
 

İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla İlişkiler veTanıtım, A.Ö.F. Adalet Yüksek Meslek ..