Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Ocak '16

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Hem cesur, hem korkak

Teknolojiyi yakından takip eden biri hiç olmadım. Tam tersi mecbur kalmadıkça da kendisine pek bulaşmam, ne kadar zor olsa da…

Sosyal ağları da kullanırım ama kendi çapımda. Tanımadığım kişileri, listelerime eklemem çoğunu da engellerim.

Yalnız şu swarm da hani yer bildirimi yapılan ağ da kuralımı biraz yıktım. Tanımadığım iki kişiden gelen arkadaşlık isteklerini kabul ettim. Gayet uslu ve efendi kişiler. Ses soluk çıkarmadan aylarca birbirimizi takip ediyoruz.

Geçen yine bir arkadaşlık isteği geldi, kabul ettim. Hemen ardından mesaj geldi: ‘ neden fotoğrafın yok’ diye. Bu şekilde başladı sohbet. Beni çok güldüren, bana keyif veren bir sohbet oldu.   

Çünkü karşımdaki hem korkak, hem cesur biriydi. Sosyal ağlara takılmış, dediğine göre başına gelmeyen kalmamış biri… Fotoğrafım yok diye beni eski sevgilisini takip amaçlı sahte hesap açan biri zannetti.

Şöyle bir eski sevgilimi düşündüm; hiçbir sosyal ağa dahil değildi. Bir tek instagram hesabı açtı o da sırf bana özendiği için az biraz da internette biraz vakit geçirmek için yaptı. Şimdi swardam nasıl takip edeceğimi anlamadım. Asıl anlamadığım ise insan neden eski sevgilisini takip eder?  Hele bir de farklı hesap açıp takip eder… 

Bitmiş gitmiş. Neden; kötü olsa, kötü olması beni mutlu mu edecek? Asla mutlu etmez. Mutlu olması ise bana zarar mı verecek? Biraz üzülürüm o kadar. İyi de neden kendime bunu yapayım ki? İlişki bitmiş gitmiş saplantı niye? İşte bunlar bana komik geldi. Konu nerelere gidecek merak ettiğim içinde sohbete devam ettim.

İki lafın biri benim fotoğrafıma geldi. Konuştukça beni gizemli buldu ve daha çok merak etti. İşin garip yanı fotoğrafım olmadan arkadaşlık isteği gönderdi. Profilimi incelemeden beni ajan yerine koydu. Hem cesur hem korkaktı.  

Dayanamadım ve amatör olarak yazılar yazdığımı söyledim. Bu sefer daha çok korktu benden. Konuyu tam olarak anlatmadı ama anladığım kadarıyla baya bir badire atlamış. Tabi bu esna da kendi profil fotoğrafını da değiştirdi. Bu yazıyı yazmamam için de çok ısrar etti.  Eminim yazdıklarımı okuduktan sonra bana kızacak biliyorum.

Yapacak bir şey yok. Evet, çok eğlendim sayesinde keyifli bir gün geçirdim. Aynı zamanda da çok üzüldüm.  Hem cesur; yeni birileriyle tanışmak istiyor. Hem de korkak; her tanıştığı kişiden zarar geleceğine çok inanıyor.

İşte buna anlam veremiyorum. Nasıl hem zarar görüp, hem de her şeye rağmen tanımadığın birilerini tanımaya çalışırsın? Birbirine zarar vermek niye?

Benim de soysal ağlardan tanıyıp konuştuğum hatta dost olduğum çok kişi var. Edebiyat sitelerinden edindiğim…  Hep birbirimize dürüst olduk. Yıllara dayalı dostluklar edindik. Hiçbir zaman da birbirimize zarar vermeyi düşünmedik.

Şimdi bire bir bunları yaşamış, şahit olmuş olmak garip geldi bana…

Yine keyifli ve güzel bir sohbeti. Bay sakallıya teşekkürler.

 
Toplam blog
: 28
: 163
Kayıt tarihi
: 16.05.14
 
 

Yazmak heves, yazmak tutku... Sadece amatör yazar, İçinden geldiği gibi yazar... ..