Her zaman mutlu olamayız, peki ne yapmak gerekiyor

Neden her zaman iyi olamayız. Dünyada herkesin kendine göre bir derdi, sıkıntısı, mutluluğu, mutsuzluğu kısaca kendine göre bir dünyası vardır. Bir gerçek var ki, mutlu olmayı bilemiyoruz. Peki ne yapmak gerekiyor?

Mutlu olmak için, hayatımızdaki anlamasızlıklardan sıyrılmak için, kendimize zaman ayırmamız gerekiyor. Her zaman başkası için yaşayamayız.

Kendimize ayırdığımız zaman da herkesin yapacağı farklı bir şey vardır. Bu bazılarımız için banyo yapmak, bazılarımız için kitap okumak, bazılarımız içinde uzun zamandan beri seyretmeyi düşündüğü, ya da dinlemeyi düşündüğü CD’yi dinlemek, sevdiği biri ile daha önce gitmediği yere gitmekdir.

İşiniz canınızı sıkıyorsa, tabii ki işdir bu her zaman hoşunuza gitmeyebilir. İşinizi sevebiliyorsanız, sıkılmadan yaparsınız. Yok sevemiyorsanız mecburen yapmak zorundaysanız, sıkıldığınız noktada, biraz ara verin, elinizden geliyorsa bazı değişiklikler yapın, dinlenin sonra devam edin. Ama işi bitirin, asla yarım bırakmayın.

Hayatımızda da böyledir bu durum. Yapacağımız ufak bir değişiklik, bize hayata farklı bakmamızı sağlar, bize enerji verir. Mesela bu değişiklik, saç stilini değiştirmek, saçları kiremit kırmızısı renge boyatmak, bunun karşılığında kuaföre 80 ytl gibi bir para vermek, ya da giymediğimiz bir elbiseyi giymek olabilir. Mazgallar tıkanmışsa, çok yağan yağmur nedeniyle evinizin en alt katını su basmışsa, siz de kendi katınıza çıkmak için buradan geçmeniz gerekiyorsa, tabiki bozulursunuz. Neyse ayakkabılarım, çorabım ıslansın varsın, yeter ki evime gireyim diyorsunuz, tam gireceksiniz, suyun içinde yüzen bir fare görseniz, bayansınız ya korkarsınız fareden hiçbir şeyden korkmadığınız kadar. Sonra apar topar başka bir arkadaşınızın evine kapağı atarsınız. Artık tek çare kalmıştır sizin için, “DEĞİŞTİRMEK”, kaldığınız evi değiştirmek.

Değiştirmek her zaman iyidir. Mesela her gün gittiğimiz yolu değiştirin, yol daha iyi olacaktır. Zor da değildir. Sabahları müzikle uyanıyorsanız müziği, oda ve büronuzun düzenini, izlediğiniz televizyonun yerini, çocuklarınızla yemek yediğiniz masadaki yerinizi arada bir değiştirirsek mutlu olabiliriz.

Mutlu olmak için hep yarınları düşünsek de bugünü, anı iyi yaşamamız gerekiyor. Çünkü bugün, bu an geçip gidiyor, bir daha geri gelmiyor. Ne kadar iyi yaşarsak o bize kar olarak kalıyor. Yaşama, olaylara, kişilere, fikirlere de çoğu zaman tek taraflı bakıyoruz. Çünkü istediğimiz gibi yaşayamıyoruz, korkuyoruz, sevmekden, evlenmekden korktuğumuz gibi. Cesaretimiz yok. Birini seçip, her olayı tarafsız, hislerimizle, aklımızı kullanarak değerlendiremiyoruz. Korkularımız nelerdir? Belki de yalnız kalma, belki sıkıntıya düşme, belki yanlış karar bir evlilik kararı vermedir. Hataya düşmeden, hata yaptığımızı anlayamayız. Bilmeliyiz ki, evimizin camını temizlemeden kimse dışarıyı temiz göremez.