hiç birinizin yabancısı değilim, olmadığınız gibi...

Biliyor musunuz? Hiç birinizin yabancısı değilim, olmadığınız gibi. Oradan, buradan veya şuradan tanışıyoruz. Uzaktan veya yakından kelimelerimiz gidip geliyor, posta güvercini gibi.

Erol ASLAN ismi veya bu satırları okuyan senin ismin veya bir diğerinin ismi tek başına hiçbir şey ifade etmiyor ki, farklı harf sayısındaki 2 veya 3 bilemedin 5 kelime ile, peki ne lazım o zaman? Paylaşılacak insanlar lazım dimi!

Paylaştığımız insanlar, yani arkadaşlarımız, dostlarımız veya tanımadığımız insanlar isimlerimize bir değer katıyor, bir renk veriyor, bir anlam kazandırıyor. Her blog yazısında ise bir yaşam izi bırakılıyor sanki.

Ve işte bu sayfalarda, paylaşımcı duygularla isimler anlamını buluyor, renkleniyor, tatlı bir tebessüm katıyor yüreklere. Hüzünler sevince dönüşürken, uzaklıklar anlamını yitiriyor, içinizde bir ses oluveriyor suskunluklarınızda.

Yazılarınızı okurken bazen duygulanıyor, bazen gıdıklanıyor, bazen ise düşündürüyor içeriği ile. Nasıl desem insanın içi coşuyor deyim yerinde ise ve içimde nedensiz sevinçler taşırken bir sevinçte paylaşımınızdan geliyor.

Yanınıza gelip tek tek teşekkürlerimi sunmak isterdim ama çok kalabalıksınız, buradan çok, çok ama çok teşekkürler.

Mutlu bakan gözlere ve dostlara sahip olmanız dileği ile mutlu yıllar diliyorum.



Resim:www.unich.it