Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Aralık '11

 
Kategori
Siyaset
 

Hükümet, muhalefeti kısıtlamaya çalışıyor…

Hükümet, muhalefeti kısıtlamaya çalışıyor…
 

Toplumda AKP kuşkusu artıyor. Her ne kadar %50 olan hep uyurlar gurubu uykuya devam ediyor gibi görünse de “neler oluyor” diyenlerin sayısı giderek artıyor.

IRI tarafından Türkiye'de yaptırılan ankete göre toplum AKP hükümetinin muhalefeti kısıtlama eğilimi içinde olduğu düşüncesinde. Ergenekon soruşturmasına yönelik kuşkuların son 1 yıl içinde dikkat çekici biçimde arttığı saptaması yapılan araştırmaya göre, Erdoğan dışındaki birinin yönetimindeki AKP'ye 'oy vermem' diyenlerin oranı yüzde 46. Vermeye devam edecekler ise yüzde 36.

(IRI) Amerikan Uluslararası Cumhuriyetçiler Enstitüsü’nün kısaltması ve dünyanın her yerinde uzantıları olan bir kuruluş. Sürekli kamuoyu araştırmaları ile o ülke halkının nabzını tutuyor ve ABD hükümetinin politika üretmesine yardımcı oluyor. Bu şirketin ülkemizde yaptığı araştırmanın analizine geçmeden önce şunu iyi bilelim ki bu araştırma bir Amerikan şirketi tarafından hükümeti için yapılmıştır. ABD yi yöneten hükümetin gerisinde birkaç şirket vardır. Öyle dünyaya gösterildiği gibi demokratik seçim yoktur. Şirketler aralarında anlaşma yapar, halkında sırtını sıvazlamak adına bazen Cumhuriyetçileri, bazen de Demokratları iktidar yapar. (Tıpkı bizde de yaptıkları gibi) Kritik zamanlarda filmlerinde olduğu gibi birilerini esas oğlan, kahraman asker falan yapar. Ancak gerek iç gerek dış politikalarında bir değişiklik olmaz. Zaman içinde yanlış giden bir şeyler olur da politikalar değiştirilmek istendiğinde başkan günah keçisi yapılır, iktidar değiştirilir. Halk uyutulur. Hiçbir ABD Kurumu gerçek anlamda iktidarı eleştirmez. Hangi görüşte olursa olsun iktidar için çalışır. Bu yüzden de iktidarlar değişir, kurumlar ve yöneticileri kalır. Dış ülkelerde çalışan kurumlar kesin olarak iktidarın uyguladığı politikalara uygun çalışır. Kısaca (IRI) dediğimiz şirket bunlardan biridir. Şu anda ABD hükümetinin hayal bile etmek istemeyeceği bir durum Erdoğan hükümetinin desteğini kaybetmektir. Ortadoğu’daki politikalarının başarıya ulaşması için tek seçenek Türk askerinin ABD adına Suriye’yi işgal etmesidir. Bunu başaramazsa ABD belki de tarihinin en büyük hüsranı ile karşı karşıya kalabilir. Bu bakımdan ülkemizde yaptırdıkları anketler kötü sonuçlar bile verse, onu Erdoğan ve hükümetine en az zarar verecek biçimde ve içinde hükümete bir uyarı, bir tehdit olacak şekilde yayınlarlar. Değilse yayınlamazlar. Bu anketi incelerken de bütün bu olguları hesaba katmamızda yarar var diye düşünüyorum.

“• Türk halkı başkanlık sistemi istemiyor. Sadece yüzde 17’si başkanlık sistemine geçilmesi taraftarı. Yüzde 41 kesin karşı.

• Aday olması durumunda cumhurbaşkanlığı seçiminde Başbakan Erdoğan’a oy vereceklerin oranı yüzde 44. Karşı olanlar ise yüzde 40.

• Erdoğan dışındaki birinin yönetimindeki AKP’ye ‘oy vermem’ diyenlerin oranı yüzde 46. Vermeye devam edecekler yüzde 36.

• Bugün seçim yapılsa kararsızlar dağıtılmadan partilerin sıralaması AKP (yüzde 42), CHP (yüzde 19) ve MHP (yüzde 10) olacak. Lider sıralaması ise Erdoğan (yüzde 44), Kılıçdaroğlu (yüzde 16) ve Bahçeli (yüzde 7).

Ergenekon’a yönelik şüphe artıyor

• AKP’nin ülkedeki demokratik muhalefeti kısıtlamak istediğini düşünenlerin oranı (yüzde 40) bu görüşe katılmayanlardan (yüzde 32) daha fazla.

• Ergenekon soruşturmasının gidişatından tatmin olduklarını söyleyenlerin oranı son 1 yıl içinde yüzde 53’ten yüzde 40’a düşmüş. Davanın seyrinden memnuniyet duymayanların oranı ise yüzde 27’den 36’ya çıkmış durumda.

• Ergenekon tutuklamalarının haklı olduğunu düşünenlerin oranı ise yüzde 37’den yüzde 30’a düşmüş.

• Halkın yüzde 70’i yeni anayasadan “yargının şeffaflaşmasına”, yüzde 73’ü ise “başta ifade özgürlüğü olmak üzere özgürlüklerin korunmasına” yönelik güvence bekliyor. Yüzde 46’sı değiştirilemez maddelere dokunulmasına karşı.

• TSK’yi güvenlik meselelerinde başarılı bulanların oranı yüzde 53. Başarısız diyenler yüzde 43.

• Türk halkının yüzde 55’i, kendisini ‘oldukça dindar’ olarak tanımlarken aşırı İslamcıları tehdit olarak algılıyor.

• İslamcı vakıflar ın faaliyetlerinin yakından kontrol edilmesini isteyenlerin oranı yüzde 62.

• Halkın yüzde 66’sı PKK yöneticileriyle yürütülen müzakerelere kesinlikle karşı.

• Halkın yüzde 23’ü Güneydoğu Anadolu sorununun arkasında sosyoekonomik sorunlar yattığını, yüzde 22’si ise dış ülkelerin Türkiye’yi bölme çabalarının yattığı inancında.

• Terörü durmasına katkı sağlayacak faktörler sıralamasında bölgeye ekonomik yatırımlarla işsizliğin ortadan kaldırılması (yüzde 77) ve eğitim ve sağlık gibi yaşam koşullarının iyileştirilmesi (yüzde 77) başı çekiyor. Sorunun Kürtçe eğitim hakkı verilmesiyle çözülebileceği fikrine ise yüzde 46 destek var.

• Türkiye’nin birinci öncelikli sorunu işsizlik (yüzde 66) ama son bir yıl içinde güvenlik kaygıları da aşama aşama artarak yüzde 64’e ulaşmış durumda.

• Ortadoğu’daki gelişmeleri destekleyenlerin oranı altı ay öncesine göre artarak yüzde 50’ye ulaşmış durumda.

• Azerbaycan en sevilen ülke (yüzde 71) olurken en olumsuz hisler İsrail’e (yüzde 85) yönelik.”

Araştırmanın bazı maddelerini olduğu gibi aktardım. Yorum sizin…

Kaynak (Cumhuriyet)

İzmir 2011

 
Toplam blog
: 1508
: 1688
Kayıt tarihi
: 16.07.08
 
 

Yetmişiki yaşında iki çocuk ve iki torun sahibi bir erkeğim.. Lise mezunuyum. Uzun yıllar esnaflı..