Kadın ve mayo

Mayo ile denize girmek, havuzda yüzmek günahmış,

Bakın neler öğreniyorum bu dünyada. Bilmiyordum bunu, günah olduğunu.

Kardeşim sen günah diyebilirsin. Bana göre değil. Neden mi? Çünkü insanlar ister istemez gözlerimiz kayıyor çıplak bir hatun gördüğümüzde. Bakmamak ve onu gözlerimizle sürmemek elimizde… Allah’ta biliyor ki insanlar ister istemez bu eylemi yapacaklarından bir kısıtlama getirmiş olabilir. Ama biz çıplaklar kampında bulunanlar gibi insanların orasına burasına bakmadıkları gibi biz kendimizi tutamıyor gözlerimizle karşımızda ki insanı rahatsız edeci bakışlarla rencide ediyoruz. Bu bize yakışır mı?

Sonra günah diyoruz. Evet, günah mı? Meğerse günahmış. Çıplak halde yani anadan doğma halde değil, normal halde bile olsa bizim bildiğimiz hani mayo ile de olsa denize girmek günahmış demek.

Bakın habere “Bir kadının plajda, havuzda mayoyla dolaşması günah mı? Sorusuna AKP seçmenin yüzde 83’ü, CHP’lilerin yüzde 14’ü ile MHP’lilerin yüzde 63’ü günahtır karşılığını vermiş”.

O zaman sormak lazım nasıl erkekler kadın vücudundan etkileniyorlarsa hiçbir kadında erkek vücudundan etkilenmez mi acaba? Üçgen şeklinde bir vücut ve kollarında yumurta şeklinde pazı, kuvvetli olan bir erkek hangi bir kadın arzu duymaz.

Hadi ondan vazgeçtik. Hangi bir kadın paralı ve zengin bir erkeği avucunun içine almak istemez ki. Daha doğrusu çok merak ediyorum.

Kadın gibi erkeğinde namusu ve şerefi yok mudur? Ve şahsiyeti yok mudur?

Erkekler denizde mayo ile denize girerken günah olmuyor da kadında da mı? oluyor sizce.

Devam ediyorum. Oylarını AKP’ye atmış olan seçmenlere birkaç sorum var? Hanımlarımız tamamen kapansın mı? Kapansın diyenler çoğunlukla evet diyecekler. Tamam, siz erkekler siz de neden kısa kollarla geziniyorsunuz. Sizde o zaman örtünün. Doğrudur sakallarınızla yüzünüzü örtüyorsunuz. Doğru size yakışıyor ama şunu unutmayınız ki çağdaş Türkiye bu değildir. Medeni bir kadın nasıl başı açık ise modern bir erkekte gömlek ve üzerinde boyun bağı olan kravat denilen bir nesne ile oramda bulunmalıdır. Her gün sakal trası olup yüzünü açmalıdır.1929 yılında ki kılık kıyafet kanununda her şey açıklığı ile belirtilmiştir. O zaman türban denilen bir giysi yoktu. Şimdi de neden olsun ki? Neden bu çağdaş Türkiye’nin kılık kıyafeti ile oynanılıyor? Pek anlamış değilim bende.

Daha önce ki bloglarım da da açıkladığım ki modern ve medeni bir insanın gereklerini yapabilmek için kendimizi ilk önce yetiştirmek olmalıdır. Kendini yetiştirmeyen toplum her zaman geri kalmış demektir.

Kadına bakmamayı öğrenmekte medeni bir toplumun gereğidir. Zaten bunu yaptığımız zaman da inanın ileri bir seviyeye gelmiş oluruz.

Çıplak olmak veya mayo ile denize girmek bir suç değildir ve günah olmamalıdır. İnsanın rahat ve kendini rahat hissetmesidir. Nasıl rahat edebiliyorsa öyle giyinmelidir.

Türban da çağdaş ve modern bir ülke olan Türkiye’nin giyimi de değildir kısaca. Kaldı ki bu ülkeyi yöneten her kim olursa olsun basımızda ki cumhurbaşkanının eşi, muhterem hanımefendi asla türbanlı olmamalıdır.

Ben modern ve çağdaş bir ülkede, ezelden beri yaşamış olduğum ülkede yaşamak istiyorum.

LÜTFEN!..

Beni de anlayın. Sahip olduğum bu ülkemi, vatanı mı ve Türklüğümü bozmayın. Ben Arap değilim. Ben Türküm ve Atatürk'ün çocuğuyum. Beni onunla özelleştirin, Arap toplumu ile değil.