KİTAP:BENİ ARARKEN / PARALEL YAŞAMLARIN ÖYKÜSÜ

Paralel Yaşamlar kavramının Kuantum fiziğinde geçtiğini duymuştum yalnızca ancak örneklerine dair herhangi bir fikrim yoktu. Farklı mekan ve zamanlarda ruhların farklı yaşamlar sürebileceği gerçeğini kabullenip kabullenmemem gerektiğini hala kavrayabilmiş değilim ve sanırım bu konuda araştırma yapmam gerekecek.

Sayın Seda Diker'in BENİ ARARKEN adlı kitabını kitapçının rafında gördüğümde tereddüt etmeden almıştım. Çünkü arka sayfasında yer alan bilgiler bu romanın yazarın ilk romanı olduğunu ve HİPNOZ konusunda uzman olan yazarın, hipnozu bir tedavi yöntemi olarak kullandığını ve hatta bu yöntemle kısır teşhisi konulmasına rağmen çocuk sahibi olabildiğini anlatıyordu. Ve romanda da kendi yaşamını anlattığını yazıyordu.

İlgi ve merakla başladım okumaya... Uzadıkça uzadı, sıktı beni ilk sayfalar. Pembe bir dizi ya da klasik bir Türk filmi izliyorum hissine kapıldım. Sıkıldım... Başlarda gerek Selin (kitabın baş kahramanı) gerekse Aslı'nın (Selin'in en yakın arkadaşı) yaptığı hatalar, erkek düşkünü tavırları fazlaca basit geldi bana.

Ancak zamanla Selin'in PARALEL YAŞAMLARI arasında gidip gelmesi, Hayatlarından birinde boşandığı eşi ile diğer yaşamında çocuk sahibi olması ilgimi çekti ve bir solukta bitiverdi kitap.

Kitap ve kahramanlar hakkında yazmak isterdim ama söz konusu kahramanlar farklı yaşamlarda farklı karakteristik özellik taşısıkları için hiç değinmemeye karar verdim.

Basit bir solukta okunan, belki de basit gibi görünmekle birlikte üstü kapalı pek çok da mesaj veren bir kitap Beni Ararken.. Özellikle bayan okurların dikkatini çekeceğinden ve kendi yaşamlarını irdeleyeceklerinden eminim.

Kendi adıma bu kitaptan çok net çıkarımlarım oldu: Öncelikle yaşadığım hayatta sahip olduklarımın değerini bir kez daha kavramamı sağladı... Akabinde AFFETMEYİ anımsattı bana, öncelikle kişinin bilinç altının temizlenebilmesi için geçmişteki kırgınlıkları ve kişinin yaptığı hatalarını affedebilmeyi... Ve insanları iyisiyle kötüsüyle, hatalarıyla kabul etmek gerektiğinii somut bir şekilde bir kez daha duyumsattı.

Kitapta altını çizdiğim tümceler:

"Cenneti yeryüzüne indirmenin bir tek yolu varmış, o da tıpkı Adem ile Havva gibi duygusal ve ruhsal olarak korkularını yok edip, birbirini yargılayarak yarışmayı bırakıp, yeniden çırılçıplak kalabilmekmiş... Bunu yapabilmek için ellerinde kalan tek şey, bedenlerini bütünleyebilmekmiş, yani cinsellik...

Oysa insaların hafıları öyle kapanmış ki, sadece cinsellik ile erişilen doyum yeterli sanmışlar. Cennetin anahtarı, salt cnsellikte değil, bedensel duygusal, zihinsel ve ruhssal olmak üzere dört koladan duyabilmekteymiş. Yani cennet kapısı bu gün kilitli...Açmak isteyen Adem için anahtar Havva'nın elinde, Havva için ise anahtar Adem'de...

Bu muhteşem bilmeceyi çözebilenler, ilişkilerini sevgiye programlayarak cenneti yeryüzüne indirebilecekler..."

" - Etrafına bir bak. Hiç bu kadar mutsuz insanı birarada görmüş müydün?

Genç kadın başını sallayarak aynı fikirde olduğunu göstermeye çalıştı.

- Evet haklısın. neden?

Çünkü kimse ruhunu tam olarak ifadde edecek özgürlüğe sahip değil de ondan. Kimse gerçekten kalbini coşturacak işler yapmıyor. Başkalarının bizi yönlendirip, yargılayarak tek tip bireyler haline getirmeye çalışması, yaratıcılığı ve özgünlüğü öldürüyor. Toplum farklı olanı sevmez. Ondan korkar. Eğer bunun karşısından yenilip korkarsan, özgün olmayı bırakırsan, toplum seni hapsetmek istediği kutunun içine sıkışıp kalırsın. Adeta görünmez olursun."

Kitabın adı: Beni Ararken

Yazar: Seda Diker

Sayfa Sayısı:335

Yayınevi: Doğan Kitap

Keyifli okumalar dilerim.

Not: Ayrıca Yazarın bir de web sayfası var: www.lotuskadinlarkulubu.com

Pınar Yeşiltay SEVİM / 30.01.2010