Kurban Üzerine...

—Bütün TV kanallarında haberlerde “iyi kavurma nasıl yapılır, et mangalda nasıl pişirilmeli, en iyi marine” hangi malzeme ile olur? Vb. yayınlar var. Bir tanesi de kestiğiniz kurbanları ihtiyaç sahiplerine hemen ulaştırın; mangalları, mideleri, buzdolaplarını değil de “gönülleri doldurun” demiyor!

—Sadece TV kanalları mı? Tüm çevre aynı şekilde.

—Bayrama birkaç gün kala hemen hemen her dükkânın önünde bıçak bileyenler çoktan mesailerine başladılar. Bu bayram sanki daha da çoğaldılar.

—Geçen yıl apartmanın arkasında gözden uzak bir köşede 6-7 kişi kurban kestiler. Bana da verdiler. Çoluk çocuk etraftaydı. Çocukları uzaklaştırmaları kar etmedi. Hoş, mahalleli yukarıdaki boş bir alanda çocuklara aldırmadan çoktan kesime başlamıştı. Bakalım bu yıl aynı şeyler tekrarlanacak mı?

—Ya ben neye kızıyorum biliyor musun? Allah kabul etsin ama, özellikle "verecek kimse kalmadı" diyerek az kişiye et verip, kalanını dolaba atmak daha büyük ayıptır abi çiğim yaa!  Bu yüzden birçok kurbanın “tam kurban” olmadığını düşünüyorum.

—“Kurbanın 2/3'ü dağıtılacak” derdi babaannem. 

—Etin en güzel yerini kendine ayırıp işe yaramayan yerlerini pay verenler Kurban Bayramı için “derin dondurucu” alanlar... 

—Onları boş vermek gerekir birader! Bizde hesap şaşmaz! İhtiyaç sahipleri gösterilir inşallah… 

—DGüler, Genellersek, bu yıllardır böyle. Hiç değişmedi. Zengin kurbanını keser, bağışlar, dağıtır. Bizim gibi az geliri olanlar kurban etini dağıtmaz çoğunu depolar. Gelir düzeyi çok daha düşük olanlarda konuşur durur artık! İstisnalar her zaman olacaktır. 

.—Hocam maalesef imkânı olup kurban kesenler de 3-4 aylık et stokluyor. Biraz kemikli et 3-5 eve veriliyor; oluyor sana ibadet. Âmâ bence kurbanın kanı dışarı, eti içeri mantığından kurtulup ne amaçla kesildiğini unutmamak gerekiyor.

—Bir doktor, Bu bayram oraya buraya küsmeyin! Hele Anne, Baba, Kardeş hakkına dikkat edin! Bir gün “ölüm bildirim sistemine,” kimsesiz hastanın yakını kısmına da kendi adınızı yazdırabilirsiniz. Ölümüze bile insan lazım! 

—Bildiri gibi oldu doktorum ama, olsun bakalım!

—Bence her yıl kurban kesimi daha bir iyiye doğru gidiyor. Bizim zamanımızda kurban çocukların yanında kesilir ve kurbanın kanını alınlarımıza parmakla sürerlerdi. Çocuklar kimsenin umurunda değildi. Kim bilir bunca sosyal problemlerin nedeni de bu tür yanlış davranışlardır.

­— Yalnızca çocuklar mı? Hayvanlarda öyle. Hayvan acı çekmiş çekmemiş, kaçmış, kovalanmış kimsenin umurunda değildi. Ne çocuklara saygı vardı ne de kurban edilecek hayvanlara…

—Şimdi de öyle birader…

—Yarın “Kurban Bayramı” ve kurbanlar kesilecek. Sahi ya hiç merak ettik mi niçin kurban kesiliyor ve kurban kesmenin dayanağı ne? 

—Veya herkes kesebiliyor mu? Kesen de var kesemeyen de… 

—Kurban ibadet amacıyla kesilir. Allah’ı ve yarattığı kulları hatırlamak toplumda selamlama ve bayramlaşma gibi toplumsal bağı sağlamlaştırmak kurban kesmenin diğer amaçlarındandır. Gerçekte “Kurban eti “dağıtılacak diye bir kural yoktur. Allah’ın emridir. Emir yerine getirilir. Kurban etini dağıtmak “sünnettir” Dağıtmayana dini açıdan hiç bir zorlama yoktur ... 

—Kuran’da yanılmıyorsam eğer “Maide, Bakara, Hac suresi” gibi ayetler kurbanı açıklıyor. 

—Kurban kesmek “Hz. Âdem den” başlayıp günümüze kadar devam ediyor. Çoğu insan bunun bilincinde değil. Kurban Allah’a yaklaşmak teslimiyettir. Çünkü onun kanı ve eti Allah’a ulaşmaz. Peki ne ulaşır? Tabi ki bizim teslimiyetimiz fedakârlığımız… Çoğu insan bunun bilincinde değil. 

—Aynen öyle. Çok yazık... 

“2017 yılında kurban üzerine günlük konuşmalar, paylaşımlar (bazı alıntılar)  böyleydi...”

Bayramınız kutlu olsun!