Masal gibi I.

Bu satırları sizlere 25 yıla yakın yaşadığım ve gördügüm 481 kilometrekarelik açık hava hapishanesindeki anılarımdan yazıyorum.

Bu büyük hapisaneden alacağınız bir tezkere ile hapisane çevresinde dolaşma veya tekrar dönümle özgür dünyaya açılabilme imkanı vardı. " Burada kalmak ise arzunuza kalmıştır ".

Yazacaklarım şeyleri bölüm bölüm okuduktan sonra içinizden gözlerinizi kapayarak mukayeselerde bulunabilirsiniz.

Şimdi gözünüze bir ülke getirin. Parasını peşin ödemek üzere bir televizyon " siyah beyaz tabii gücünüz varsa bu renkli de olabilir" alabilmek için; 5 sene beklemek zorunda olsanız. Tabii bu diğer beyaz eşyalar içinde geçerli.

Eğer araba almak isterseniz. Aynı şartlar altında tıpkı ilk Anadol' a benziyen tabii bu arada Anadol' un onun yanında bir R.Roysa benzediğini de ifade etmek isterim. 18 sene beklemek.

Ekzotik yiyecekleri ancak özel günlerde satılan " Muz " gibi. Oturduğunuz evin sıvası için alacağınız. Bir torba çimento için bir sürü dilekçe vermek zorunda olmanız.

Peki her yer mi öyle diye soracak olursanız. Tabii ki hayır biraz bu günkü standardlara uyan binaların da olduğu fakat buralarda yaşamanız için önünüze koyulacak şartları aynen yerine getirmeniz gerekli olduğu. Ya devlet makamında görev bireyleri olmanız. Ya da gencecik yaşta 3-5 çocuk sahibi olmanız.

Hürriyet hayatınız doğup büyüdüğünüz sistem içersinde geçmesi, dolaşma seyahat haklarınız ise aynen bu sisteme uygun ülkelere olması.

Kendilerini dış dünyadan koruduğunu idda eden bir sistem içersinde eğitilmeniz.

Sizin ülkenizi de gözetimi altında bulunduran bir devletin zaman içersinde sistem değiştirmesi ile biraz daha dış dünyaya açılabilme imkanına kavuşabilme. Bu birazda gizlice seyredebileceğiniz ve duyabileceğiniz radyo ve tv ler sayesinde olabilmesi. Dediğim gibi sizleri kontrol eden rejimin geçirdiği büyük bir değişim sonrası vatanınızı da terk etmeyi göz önüne alarak büyük bir kaçışın başlangıcı.

Sizleri yarım asır boyunca zorlıyan rejimin bu durum karşısında yalnız kalarak bir sistemin cökmesi.

Size yaşadığım açık hava hapsenisinin çevresini biraz anlatmaya çalıştım. O zaman içersinde o insanlarla beraber oldum. Benim yaşadığım dünya hakkında bazı dostlarımla da fikir teatisinde bulunduğum olmuştu. Bu bölüme nokta koyarak sizlerin gözleri önüne sermek istediğim bir toplumu anlatmak istedim.
Peki bu toplum yeni bir sistemle karşı karşıya gelirse. Ne yapar acaba? Yarın sizlere Hürriyete ilk adımı ve onun getirileri ve götürülerini anlatacağım.
Not: Bu yazı dizisi sıradan bir vatandaşın kendi görüp algıladığı anılardır.

Saygılarımla.