Mehmetçik Savaşırken Biraz Sus Bari!

Milletçe ortak bir özelliğimizdi. Kendi içimizde tartışırdık ama birlik olmamız gereken hallerde - Savaş gibi- yekvücut olur ordumuzun arkasında dururduk. İcabında askerlik şubelerine koşar, cepheye gitmek için sıra olurduk.

Kore'ye asker gönderirken böyle oldu, Kıbrıs harekatında da..Hele Kore Savaşında halkın büyük bir kısmı bu karara karşıyken bile bunu içine attı. Ordumuzun zaferi, gidenlerin sağ salim dönmeleri için dua etti. Ard arda yüzlerce şehit gelirken bile acısını bu birlik ruhunda eritti.

Kıbrıs harekatı ise bambaşkaydı. Televizyonun yaygın olmadığı, intenetin bilinmediği o çağda radyolar etrafına toplanarak TSK'nın zaferlerini marşlar ve kahramanlık türküleri eşliğinde nasılda kutlamıştık.

Aslında bayağı bir savaş hali olan Afrin harekatında esefle görüyoruz ki özellikle internette, sosyal medyada çirkin bir kamplaşma yaşanıyor. Kimisi harekatı desteklemekle birlikte demediğini bırakmıyor, kimisi kötülüyor, kimileri de bunlara "Yanlış yapıyorsunuz" demek yerine alabildiğine küfrediyor. Karşıdaki da ona küfrediyor. Sanırsın başka bir savaş da burda yaşanıyor.

Halbuki öyle günlerdeyiz ki siyasi yönü ne olursa olsun Mehmetçiğin arkasında kenetlenip kaya gibi durmak zorundayız. Onlar netameli Afrin toprağında kanını zevk için sebil etmiyor. Vahşi PYD terörizminin oradan Hatay'a, Ankara'ya ve İstanbul'a atlamaması  için mücadele ediyor. Büyük İsrail, Arzı Mevud, Büyük Ortadoğu komplolarına karşı göğsünü siper ediyor.

Bunların senin için bir anlamı yoksa biraz sus bari. Dilini harekat sonuna kadar düğümle. Ondan sonra ne söyleyeceksen söylersin. Karşısında olanlar da küfürleşme yerine iki kelime: "Yaşasın Mehmetçik " derse her şey bitecek.. Bu çirkin kavgalar yaşanmayacak.

Bu kötü çığır böyle giderse ülkemizi savunurken bile bunları yaşarız ve Allah korusun her şey baştan kaybedilmiş olur.