Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Kasım '16

 
Kategori
Deneme
 

Penceremin kenarından yazıyorum...(Yalancı Güneş)

Penceremin kenarından yazıyorum...(Yalancı Güneş)
 

Ufacık dağcık ve biraz yeşillik görebildiğim mutfağımın dünyaya açılan penceresi


Yine bir gün, yeni bir gün...

Güneş yine doğdu bu sabahta en taze haliyle...Yeni umutlara, yeni sevinçlere...

Gün batımı hüzünledirir çoğumuzu belki de, ömrümüzden bir gün daha eksildiğini anımsatır. Zaman akmaya devam ediyorken yolcusuyuzdur bu yolun...

Kasım ayı da geldi, sonbahara veda ederken kışa merhaba diyoruz.Sonbaharda melankolik hallere bürünüz çoğumuz! Kimi şiir yazar, kimi hislerini anlatan yazılar...

Bazıları şiir sevmez çünkü onların yaraları yoktur.Yaraladıkları vardır./ Atilla İlhan.Sonbahar bir aşkın bitişidir en çokta...Öyle ya Aşklar ilkbaharda yaşanır sonbaharda biter...

Ağaçlar gibi; Bir giyinirler allı yeşilli süslenirler gelin gibi, sonbaharda yaprak döker çırıl çıplak kala kalırlar öylece.Baktığımda bana kimsesizleri hatırlatır çıplak halleri.Hayallerini umutlarını yapraklarla birlikte toprağa koyuvermişlerdir....Yalnızlıktır sonbahar...

Sonbaharsa da ayaktayız! Eksiğiz, yalnızız, kazandıklarımızdan çok kaybettiklerimize odaklıyız ama insanız işte herşeyimizle! Savrulup duruyoruz hayatın bizi sürüklediği yerlere...

Sonra gökyüzünden pamuk pamuk ıslak tanecikler iniverir... Soğuksa da içimize işleyen, sevindirir mutlu eder bizi...Ve bir şehir bembeyaz bir örtüye bürünür, tabiri caizse gelin olmuştur, bembeyaz gelinliğini giyinmiştir.Bütün kirler pislikler örtülür. Kararan tek yer soba bacalarından çıkan isin karaltısıdır.

Ruhlar da beyazlasın, temizlensin, arınsın bu beyaz örtüyle.Bazı bölgelerimiz bu güzelliği tattılar bile yeter ki çileye dönüşmesin.Güzel manzara resimleri görüyorum özellikle Karadeniz bölgesinden, ahhh oralarda olmayı ne çok isterdim, yeşili mavisi, kışı ayrı güzel yazı ayrı...Huzur ahh huzur...

Kışın çok üşürüm ben.Sanki ben üşüyorum diye sanıyorum ki herkes donacak.Dün haberlerde rastladım küçük bir kıza taşın soğuğuna yaslanmış üşüyordu.İşte onu resimleyen insanlar onu alıp sıcak bir yere götürdüler mi acaba merak ediyorum?

Şimdi ben içerde garipler kimsesizler dışarda ya...Ben ısınmam artık Haziran'a kadar, iliğim kemiğim donar. Hava soğuyunca değil, yüreği soğuyunca başlıyormuş insanın kışı/Elif Şafak. Birde yüreği soğuyanlar var, işte onlar ömrü billah ıslah olmaz! Bir kere kırıldıysan hep kırılırım sanıyorsun...İşte öyle de bir şey...Şarkısı geldi aklıma "işte öyle bir şey"Erol Evgin'den.

En delikanlı mevsimdir de kış, yüzüne yüzüne vurur yalnızlığını/Orhan Veli Kanık.

Birden bire başlayan bir can sıkıntısıyla güneş alan bir pencere kenarından kağıda döküyorgum bu satırları. İnadına gözüme vuruyor ışığı.Sen kışın Yalancı Güneşi'sin bir görünür bir kaybolursun ısıtmaz, iflah olmazsın bundan sonra!

Selam olsun...

03.11.2016

 
Toplam blog
: 42
: 1010
Kayıt tarihi
: 04.03.15
 
 

Kimi susar, kimi çok konuşur, kimileri de yazar... Yazan olmayı, sevincimi, öfkemi, kavgamı, üzün..