Seçim bitti

AKP rüzgarı birilerini siyasetten sildi.

22 Temmuz 07 yaz ortası seçimleri bitti. Bu yazıyı yazdığım 23 Temmuz sabahı Türkiye için yeni bir dönemin, yeni bir sınavın başlangıcıdır.

Seçmenler sandıkta son sözünü söyledi.Seçim sonuçları çok erken alındı.Dün gece tüm televizyon kanallarında bu seçimin sonuçları her yönden değerlendirildi.

Gerçekten bu seçim üzerine söylenecek çok söz, yazılacak çok yazı var.İleriki tarihlerde çeşitli açılardan ben de bu seçim üzerine yazılar yazacağım ama bu ilk yazıda sadece satırbaşları ile kısa bir değerlendirme yapacağım.

Bu seçimin ilk tespiti ise seçimin ezici galibi AKP’nin iki seçmenden birinin oyunu almış olmasıdır.Üstelik te oylarını Türkiye’nin tüm bölgelerinden ve illerinden alarak Türkiye partisi olduğunu göstermesidir.

Barajı aşıp Meclis’e giren başta CHP olmak üzere, MHP ve DTP Türkiye’nin partisi değil, belli bölgelerin ve illerin partileridir.Bu politikalarını ve çizgilerini değiştirmedikleri sürece Türk siyasi tarihinden silinip gideceklerdir.

Türk siyasi tarihinde “merkez sağ” olarak adlandırılan DP-ANAP misyonlarını tamamlamış ve bitmiştir.Artık merkez sağın yeni sahibi AKP’dir.

Siyasi tarihimizin “merkez solu” da bitmiştir.Kendilerinin sosyal demokrat ve demokratik sol olduğunu iddia eden ve son seçimde CHP çatısında uyduruk birleşmelerine rağmen sola ilişkin hiçbir politikaları olmayan bu partiler de bitmiştir.

Onların solunda olduğunu iddia eden İP, TKP, ÖDP, EMEP gibi bindelik partilerde küçük dükkanlarında hayal kurmaya devam edebilirler.

Bu seçimlerde tarihi misyonunu tamamlayan ve siyasi tarih sahnesinden çekilen bir başka parti de Erbakan’ın “Milli Görüş”ü ve SP’dir.

Siyasi tarihten silinen bir başka parti de halk popülizmi yapan “1 liraya mazot”çu GP’dir.

Etnik milliyetçilik ve bölgecilik temelinde siyaset yapan, sadece belli bölgelerden oy alan MHP ve DTP’nin yeni Meclis’te neler yapacağı şimdiden merak edilen konuların başında geliyor.

Merkez sağı bitiren Mehmet AĞAR kendine yakışanı yapmış ve sonuçların açıklandığı ilk saatlerde istifa etmiştir.

Atatürk’ün kurduğu CHP’yi bitiren Sayın Deniz BAYKAL ise seçim sonucunda evinden çıkamamış, kamuoyuna ve seçmenlerine bir tek söz söyleme cesaretini bile gösterememiştir.Biliyorsunuz futbolda büyük maçlardan sonra yenilen takımların antrenörleri kameraların karşısına çıkar ve konuşur.Takımın neden yenildiğini açıklar.Takımı ve kendi adına özür diler.Ya da penaltıyı vermeyen hakemi suçlar.Ama gelecek maçlara umutla baktığını taraftarlarına anlatır.Bu maçta hakem olan halkı da suçlayamayacağına göre Sayın BAYKAL evine kapanıp kameralardan kaçmıştır.

Atatürk’ün CHP’si Sayın BAYKAL sayesinde Türkiye’nin 81 ilinden sadece İzmir, Muğla, Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ’da ilk sıradadır. Kendi seçim bölgesi Antalya’yı bile AKP’ye kaptıran Sayın BAYKAL bu sonuçtan sonra, AĞAR’ın yaptığını yapmalı, istifa ederek siyasetten emekli olmalı ve saklandığı evinden bir daha çıkmamalıdır.

Bu yaz ortası seçimini futboldaki büyük maçlara benzettik ya devam edelim. Futbolda şampiyonluğu kaybeden antrenör nasıl evine gönderiliyorsa 5 yıllık ana muhalefetini iktidara taşıyamayan Sayın BAYKAL’ın da artık evine dönme zamanı gelmiştir…Takımın başına futbolu ve siyaseti bilen genç bir antrenör getirilmelidir.

Demokrasinin gereği olarak sandıktan halkın desteğini alan AKP’yi kutluyorum.Bu seçimin bir başka güzelliği de kadın milletvekili sayısının artmış olmasıdır.Gelecek haftalarda yaz ortası seçimleri ile ilgili daha detaylı yazılar yazacağım.

İZNİK DOĞUŞ GAZETESİ- 25 TEMMUZ 07