Sevgili ülkemizi kötü günler beklerken

Sevgili ülkemizi kötü günler bekliyor canlarım...

Bu kötü gidişi yaratan da yönetemeyen iktidardır.

İş bu yönetemeyen iktidarın yöneten iktidar olmasını sağlamaktır.

Bunun yolu da güçlü muhalefettir.

Güçlü muhalefet için de özellikle CHP, MHP ortak hareketi gerekiyor.

Bunu sağlamak gerekiyor işte en başta...

Bunu da gelecek endişesi duyan halk sağlayacak...

Özellikle bu iki parti eteklerindeki taşları dökecek,

Önce düşünecek; biz ne yapıyoruz diyecek...

Ortak ruh yaratacak...

Birlikte yaşama ülküsüne sarılacak bu iki parti...

Bugün için en büyük eksiklik bu birlikte yaşama ülküsü eksikliğidir.

Bunu unutmayalım...

Aşağıdaki yazımı bu bağlamda bir kez daha okuyalım:

...

ATATÜRK ÜLKÜSÜ BAĞLAMINDA CHP, MHP...

Son günlerin karanlığını aydınlatacak ışık Atatürk ülküsüdür.

Atatürk ülküsü:

Antiemperyalisttir her şeyden önce...

Tam bağımsızlık öngörür...

Türk ulusunun uluslaşmasını sağlamayı hedeflemiştir.

Misak-ı milli hudutları içerisindeki her türlü alt kimlikleri kabul ederek...

Onlara “Türk üst kimliği” altında bağımsız ve bağlantısız mutlu bir yaşam sunmaya çalışır.

Din, dil, ırk vb. konuları tamamen yadsımaktadır.

Beraber yaşama ülküsü gütmeyi yeterli saymaktadır.

Cumhuriyetçidir,

Halkçıdır,

Milliyetçidir ancak hodbin değildir!

Devletçidir,

İnkılâpçıdır,

Laik yaşamı benimsemiştir.

Ayrıca;

Milli birlik beraberliği çok önemser.

Ülke bütünlüğünü her şeyin üstünde tutar.

Özgürlük ve bağımsızlık vazgeçilmezidir.

Yurtta ve dünyada barışı savunur.

Akılcılık ve bilimselliği kullanır.

Çağdaşlık ve batılılaşma yanlısıdır.

İnsanlık ve insan sevgisi üzerinde yücelmek ister.

...

Evet, yukarıdaki ilkeler bütünlüğü içerisinde bugün bize dokunan bir yön var mı?

Önce bana bakarak söylüyorum, yok!

Kendimi diğer alt kimlikliler yerine koyuyorum, yine yok!

Sizin varsa söylersiniz!

Bu bağlamda konuşursak;

Bugün için ülke bu ilkeler yüzünden karanlığa gidiyor havası yaratılıyor.

Yazık!

Öte yandan yukarıda saydığım doğruları zararlı görüp;

Özellikle bölücü zihniyet taşıyanlar, bu güzelim ülkeyi, bölünmeye doğru adım, adım sürüklüyorlar.

Doğru mu değil mi?

Oysa bölünüp parçalanmaya çalışılan bu ülkede birçok insan bunu istemiyor!

Her kesimden olabilir bu insanlar...

Her türlü alt kimlikten olabilir...

Ve istemeyenler içinde mevcut siyasi partilerden ikisi var ki CHP ve MHP...

Bunların ikisi de Atatürk ülküsüne toz kondurmayacak yapıdadırlar!

İdeolojik farklılıkları yok yani aslında!

Gel gelelim bu iki parti bu karanlık görüntüye karşın hiçbir ortak girişimde bulunmuyorlar!

Olacak şey mi bu şimdi?

Şaşırıp kalıyorum ya...

Kardeşim siz üzüm yemek mi istiyorsunuz yoksa bağcıyı dövmek mi?

Maksadınız üzüm yemekse o zaman ortak çalışmalar içine gireceksiniz!

Sizi gören bizler de sizin gibi yapacağız!

Ve Atatürk’ün şu ünlü sözünü bir daha yaşayacağız:

“Vatan söz konusu ise her şey teferruattır!” diyeceğiz.

...

Bu ülkede bağımsız ve bağlantısız yaşamayı isteyenlere sesleniyorum:

Gelin zaman geçmeden ülke bütünlüğü üzerinde birleşelim.

Gelin bu iki partiyi bu doğrultuya gelmeleri için sıkıştıralım.

İş işten geçtikten sonra söz söylemenin faydası olmaz!

...

Bu ülke...

Bu canım ülke...

Bu güzelim ülke aymazlıklara kurban gidecek diye çok üzülüyorumL

...

Gelin canlar bir olalım...

Saygılarımla...