Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Aralık '18

 
Kategori
Egzersiz
 

Spor Salonuna Gidenler Okusun

Spor Salonuna Gidenler Okusun
 

Resim temsili olarak seçilmiştir. Yazı mekanla ilgili değildir.


Spor yapıyor musunuz?  Spor yapmaya ihtiyacınız var mı? Ya da “egzersiz yapmak” denince siz neler yapabiliyorsunuz?

Aslında hepsi ayrı başlıklarda yazılar olabilir.  Ama ben şimdi spor salonlarına gidenler için yazmak istiyorum. Komşunuz spor salonu olunca bazı konulara daha farlı bakar oluyorsunuz. Bir kere “hayt! Huyt!” bağırış sesleri hiç eksilmiyor. Bazen de duvar ötesinde basket ya da folklor oynanıyor zannedebiliyorsunuz. Aman Allah’ım o ne bağırışlar öyle! Ders saati bitti de öğrenciler tenefüse mi çıktı nedir? Bu ne gürültü ? Ne bağırış?  Tamam siz eğleniyor ve spor yapıyorsunuz da ben de bitişik odada uyumaya ya da çalışmaya çabalıyorum.  Evden mi taşınmam lazım bu seslerden kurtulmak için? Ama kiracı olan spor salonu!!

Bu arada sesler bir yana hiç ama hiç hijyen yok o spor salonlarında. Siz kaç kişiyle aynı aletleri kullandığınızı hiç düşündünüz mü? Dişçi koltukları gibi silip, temizlenip, hijyen sağlayan bir temizlik ekibi filan var mı spor salonlarında? Hepiniz bir çok insanla aynı yerlere oturuyor, tutuyor, yatıyor, kafanızı dayıyor ve onların tuttuğu her şeye dokunuyorsunuz. Hem de terlerinin, yağlarının bulaştığı her spor aletini siz de kullanıyor ve bunun için spor salonlarına ayda en az 500 lira para ödüyorsunuz. Pilates 600 lira.  Sevdiğiniz insanın değil, hiç tanımadığınız birilerinin yağları, terleri, kokuları ile spor aleti kullanmak güzel mi oluyor??

Spor salonunuzun temizliğinden eminsiniz diyelim. Her gün birkaç kez o spor aletleri, yerler, terlerinizle oturduğunuz- yattığınız zeminler yıkanıp, silinip, temizleniyor diyelim. Peki, sporu yaparken soluduğunuz hava nasıl?

Benim yakın civarda görüp, bildiğim 3 spor salonu da cadde üstü ya da yer altında.  Nereden, ne havası alıp soluyorsunuz?  Pencereler ardına kadar açılmış, koşu bantlarında nefes nefese soluyorsunuz o havayı. Gecenin üçünde bile işlek olan bir caddeden gelen asfalt, egzoz kokularını soluyarak spor yapmak ne kadar sağlıklı sizce? Temiz hava alarak, park gibi bir yerde koşu yapsanız nasıl olur? Hem ucuz hem sağlıklı. Tabi park, orman bulabilirseniz… Yoksa caddede, kaldırımlarda koşanları da görüyorum da… Dolmabahçe yolu üzerinde hangi havada, neleri soluyarak spor yapılır onu da anlamıyorum.

Bir de sporunuzu yapıp çıktığınız yerde kafeler, yemek yenecek mekanlar ve barlar var.  Spor arasında kapı önüne çıkıp, sigaralarını tüttüren gençler ve sporu bittikten sonra kafelere gidip o zararlı gıdalardan yiyen, garip içeceklerden içen onca genç var ki.. İnsan “bu ne perhiz bu ne lahana turşusu?” diyor.  Hani sağlıklı olmak için spor yapmıştınız?  Sigara ve fast food sağlıklı mı sanki? Spor salonu karşısında biralarınızı yudumlamak neyin nesi?  Ayyy. Neyse.. Bir sürü sağlıksız koşul altında sağlıklı kalmaya çabalıyorsunuz da ben sizi anlayamıyorum galiba?

Sağlık konuları ile ilgilenen bir büyüğünüz olarak söyleyeyim:  İlk önce dengeli beslenmeyi öğrenmelisiniz. Sebze- meyve yiyin. İkincisi temiz hava ve yürüyüş. Size pis aletlerini kiralamış gibi kullandıran ve hiç de steril olmayan o spor salonlarında sağlık bulmayı beklemeyin.  Oturmayın yeter.  3.sü  ekran başından kalkın. Hadi bakalım. Biraz hareket.  4.ve sonuncu madde.  Temiz olun. Temiz yerlerde bulunun ve temiz gıdalarla beslenin! (bunun anlamını da yazarım bir ara.)  Beni okumaya devam edin olur mu?? Yorumlarınızı da beklerim.

Kalın sağlıcakla….

 
Toplam blog
: 72
: 363
Kayıt tarihi
: 20.01.16
 
 

4 kitabı olan bir editör- yazar. Hayvansever. Çevreci. Kadın hakları savunucusu ..