Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Aralık '17

 
Kategori
Aşk - Evlilik
 

Yeni Evlilere Tavsiyeler

Yeni Evlilere Tavsiyeler
 

Sevgili yeni evliler; evet  çok güzel bir şey için yola çıktınız. Yuva kurdunuz, ileride geminize katılacak miçolarla şenlenecek  kurduğunuz yuva. İyi günde kötü günde birlikte olacağız diye söz verdiniz birbirinize, mutlu mesut başladınız birlikteliğinize. Evliliğin aile kurmak, hayatı paylaşmak, acı tatlı günleri birlikte yaşamak gibi sosyal  amaçları  vardır. Mutlu, heyecanlı başlayan evliliğinizi huzurla yürütebilmenizdir esas olan.

Öncelikle şirket kurmadığınızın, evlilik kurduğunuzun farkında olun sevgili taze evliler. Bir de unutmayın ki önce insansınız. Evlenerek  -biz-  oldunuz, bu da aklınızın bir köşesinde hep canlı dursun.

An’ın tadını yaşayın. Bırakın hayat aksın. Küçük şeyleri sorun haline getirmeyin, kusur aramayın birbirinizde, hayat hem çok kısa, hem de çok hızlı geçiyor.  Hem de gerçekten sürprizlerle dolu. En acı sürpriz de ölüm! Evet ölüm diye bir gerçek var ve ne zaman kimin başına ne gelecek belli değil. Hatta bazen öyle yakın oluyor ki ölüm! Değmez ölüm bu kadar yakınken birbirinizi üzmeye kırmaya.

Hayatın güzel yanlarını görmeden yol alamazsınız. Nefessiz kalırsınız.  Huzur bulun yürüdüğünüz yollarda.

Siz planlar yaparken , aklınıza gelmeyen şeyler başınıza gelir, planlarınız birden alt üst olur. Her şeyin Allah’tan  geldiğini inanın, birbirinizi uğursuz diye suçlamayın. Siz birlikte yaşayacakmışsınız, iyi günleri kötü günleri… yazan öyle yazmış. Şükredin, en başta sağlıklı olduğunuza, nefes aldığınıza…

Elbetteki anlaşamadığınız, birbirinize ters gelen durumlar yaşayacaksınız, birbirinize öfkeleneceksiniz. Öfkenizin karşınızdakinin onurunu gururunu kırmasına izin vermeyin. Ağzınızdan çıkacak sözleri düşünerek söyleyin, büyüklerin söylediği gibi boğaz dokuz boğumdur, yutkunarak konuşun. Çünkü boşanmadıktan sonra, yine yüz yüze bakacaksınız. Hatta aynı yatağa girecek aynı yastığa baş koyacaksınız. Birbirinizin kalbini kıracak sözler söylediğinizde o kırgınlıklar birikir birikir…

Birbirinize ağır konuşmayın, karşınızdaki insan ve çok sevdiğiniz bir insan. Bir anlık öfke ile kalbini kırmayın.

Birbirinizin gönlünü almayı ihmal etmeyin öfkeniz geçtikten sonra. Hatanızı kabul edin, en çok da empati yapın.

Gönlünüzden kötü sözler geçse bile, yarın doğacak çocuklarınızın anası- babası karşınızdaki, onların hatırı için dilinize getirmeyin .  Her kırıcı söz karşınızdakini yaralar bilin.

Karşınızdakini küçümsemeyin,  aşağılamayın, “sen kimsin ki” demeyin. Öyle bir hakkınız yok zaten!  Eş olmanız size öyle bir hak vermez.

Birbirinize değer verin. Ne kadar öfkeli olursanız olun birbirinize “sen benim için bir hiçsin” demeyin. Ona kendini değersiz hissettirmeyin. Buna da hakkınız yok.

Sorunları uzatmadan çözmenin yollarını arayın, sıkıntıyı gidermek için çabalayın, konuşarak  çözmek varken küs kalıp kendinizi de karşınızdakini de üzmeyin.

Küçük şeylerden mutlu olmayı bilin, sürekli beklenti içinde olmayın karşınızdakinden. Kendinizi hep haklı görmeyin.  Karşınızdakini dinleyin,  anlayın anlamaya çalışın.  Adımı atan siz olun dargınlık anında, ne olur ki? ne kaybedersiniz.

Çok severek kurdunuz yuvanızı. Hata arayarak, kusur arayarak, sürekli söylenerek zaman geçirmeyin.

Somurtunca, trip yapınca, atarlanınca, ayar verince, kıskanınca, sürekli eleştirince, olumsuz durumu düzeltmeye çalışmak yerine gayret göstermeyince, içini kinle öfkeyle nefretle doldurunca hayat daha güzel olmuyor, inan bana.

Birlikte yapın planlarınızı, karşınızdakini emrivaki yapmayın. Ailenizi de çok sevin sayın ama –size- karıştırmayın.  Aileniz yüzünden eşinizle sorun yaşamayın. Siz de bir aile oldunuz, karşınızdakinin düşüncelerine değer verin, onu adam yerine koyun, birlikte karar alın.

Birbirinizin olumsuz yönlerini bir tarafa bırakıp, olumlu yönlerini ön tarafa çıkararak , duygularınıza hitap edin. Güzel görmek sevgiyi artırır. Birbirinize saygılı olun, karı kocasınız siz artık, birbirinize toleranslı olun.

Samimi olun.

Mottonuz;  hayata güzel bakmak olsun.

Bol bol booooool şükredin, Allah’ın verdiği vermediği vereceği vermeyeceği her şey için…

Ne doğumunuz, ne ölümünüz ne de başınıza gelenler…her şeyin Allah’tan geldiğine inanın, Allah’ın gizemine mucizelerine inanın, hayatı tüm kalbinizle, sezgilerinizle ve rastgele yaşayın. Geldiği gibi, olduğu kadar. Haydi! Hepinize rastgelsin Hayat.

Biz olmak için çıktığınız yolda; senin doğrun, benim doğrum demek yerine -bizim doğrumuz-u bulmanız dileğiyle, mutlu kalın…

 

 
Toplam blog
: 184
: 2109
Kayıt tarihi
: 11.03.07
 
 

1974 Bremen doğumluyum. Hayatın Med-Cezir'lerle dolu olduğuna inanırdım; yaşaya yaşaya anladım ki ö..