Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Mayıs '13

 
Kategori
Futurizm
 

Yerli Bilim Kurgu Türkiye için Lüks mü ?

Yerli Bilim Kurgu Türkiye için Lüks mü ?
 

Cyborg gözler yakın bir gelecekte evreni tarayacak!..


İngilizce Science- Fiction kelimelerinden türeyip bütün dünyaya yayılan ve dilimize de aynen bu başlıkla " Bilim - Kurgu " olarak geçen bu edebiyat dalının yaklaşık yüzelli yıllık bir geçmişi vardır.

Gerçek anlamıyla 19.yüzyılın sonlarında Jules Verne'in romanlarıyla başlayan bilim-kurgu edebiyatı 20.Yüzyılın başlarından itibaren H.G.Wells, Arthur Clarke, İsaac Asimov, Ray Bradbury, Stanislav Lem gibi yazarlarla devam etmiş, geçtiğimiz yüzyılın son çeyreğinden itibaren Holywood sinemasının dev bütçelerle bilim kurgu filmleri yapmasıyla milyonlarca insanın tutkusu haline gelmiştir. Bir kült haline gelen Star Wars serisi, Allien, Dünyalar Savaşı, Üçüncü Cinsle İlişkiler, Kara Delik,  E.T, 2001 Uzay Yolu Macerası, Solaris bu cümledendir. Bu arada TV sektörü de bilim kurguya el atmış, uzun soluklu Uzay Yolu, Uzay 1999 gibi diziler çekilmişti.

" Fütüroloji - Gelecek Bilimin " edebiyatla buluşması da diyebileceğimiz bilim-kurgu iki türlü gelecek tasarlar. Birincisi ütopya, ikincisi distopya.. Ütopya; genellikle idealize edilen ve günümüzden çok daha iyi olduğu düşünülen bir gelecektir. Bu gelecek tasarımında kanser yenilmiş, nihayetsiz denebilecek temiz enerji kaynakları bulunmuş, fakirlik ve issizlik çok büyük çapta sona erdirimiştir. İnsanlar bugün hayal etmekte zorlanacağımız bir teknlojik evrende yaşamakta, ağır ve pis işler androit denilen insansı robotlara gördürülmektedir. Yıldızlararası uzay yolculukları " warp motoru" denilen ışık üstü hız sağlayan bir teknolojiyle mümkün hale gelmiştir.Güneş sisteminde çoğu gezegen ve uydular kolonize edilmiş, dış uzayda yaşanabilecek gezegenler keşfedilmeye çalışılmaktadır.

Distopyada ise tam tersi kötü, hatta ürkütücü bir gelecek tasvir edilmektedir. Dünyada küresel çapta bir nükleer savaş çıkmış, bütün uygarlık mahvolmuştur. Sağ kalan ve birçoğu mutasyona uğramış olan insanlar arasında radyasyon tüten yıkıntılar arasında amansız bir mücadele cereyan etmektedir. Veya çok ileri bir teknolojiye sahip uzaylı bir güç gezegeni ele geçirmiştir. Dünyanın dört bir tarafında bu uzaylı güçlerle sonu belirsiz bir amansız savaş vardır.

Ütopya veya distopya.. Ta Jules Verne'den bu yana bilim-kurgunun en önemli işlevi bilimsel ve teknolojik gelişmelere ışık tutması ve hatta birçok buluşun bilim-kurgunun fikri temelini oluşturması sayesinde gerçekleşmiş olmasıdır. Seksenli yıllarda seyretmiş olduğumuz Uzay Yolu dizilerinde görüntülü cep telefonu bir bilim kurgu öğesiydi. Aynı şekilde otomatik açılıp kapanan kapılara gıpta ile bakardık.. Bugün hem 3G telefonlar, hemde otomatik kapılar ne kadar sıradan değil mi?

Bu arada ülkemizde yabancı bilim kurgu eserleri ta Osmanlı'dan bu yana bilinmekte, başta Jules Verne, Asimov ve Arthur Clarke olmak üzere bu türün eserleri geniş bir okuyucu kitlesi tarafından okunmaktadır. Filmleri ve TV dizilerini zikretmeye gerek yok sanırım ama iş yerli bilim kurguya gelince ne yazık ki söylenecek fazla birşey bulamıyoruz.

Edebiyatımızda çok az örneği bulunan bilim kurgu örnekleri hem çok fazla ilgi görmemekte hem de başarılı olmuş örnekler küçümseme ve ilgisizliğe kurban edilmektedir. 2002'de  yayınlanan "Ganimid Savaşçıları" adındaki bilim kurgu romanımda Türklerin Jupiter'in aylarından  Ganimid'e yerleşmesini ve orada verdikleri mücadeleyi hikaye etmiştim. Aman Allah'ım..Bazı edebiyat sitelerinde hakarete varan eleştirilere muhatap oldum. Herhalde bir Asimov ya da Arthur Clarke olmadığımdan yaptığım teknik hataları eleştirmelerini hoş karşılıyabilirdim ama en çok Türklerin uzaya gidebilmesini alaya aldılar. Onlara göre uzaya ancak " Corclar, Yuriler "  gidebilirdi. Türkün haddine miydi uzaya çıkmak?

Herhalde bu aşağılık kompleksinden kaynaklanıyor olacak bilim kurgu konulu Türk film ve dizilerinde asla ciddi olamadılar. Gora, Dünyayı Kurtaran Adamın Oğlu vb.gibi absürd komediye vurdular işi..

Neticede ülkemizin bilimsel ve teknolojik sıçramalar yapmasına ve hatta gerçekten uzaya gitmesine ışık tutacak bir edebiyat dalı daha doğmadan baltalandı.

Aynen yerli araba yapma fikrinin her ortaya çıkışında baltalanması gibi..

  

 
Toplam blog
: 343
: 446
Kayıt tarihi
: 19.02.11
 
 

Marmara Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi mezunuyum. Teknoloji Yönetimi dalında mast..